Egitimlerinize bakildiginda, ve önceden yaptiginiz ve simdi biraktiginiz göz okuma tarzi çalismalara bakildiginda, göz sanirim çalisma odaklarinizdan biri. Maji her amaca kullanilabilecegi için sormak istedim. Fotograflarinizda gözlügünüzde bulunmuyor. Belkide bunun nedeni yasiniza ragmen majide basarili olmanizdir(vücut sagligini korudugunuz gibi göz sagliginizida korumus olabilirsiniz). Acaba göz iyilestirme, görmeyi iyilestirme tarzi faydali olabilicek çalismalariniz ve ya tavsiyeleriniz var mi? Tabii herkes ayrica göz doktoruna gitsin o anlamda demiyorum ama bilinen çalismalar disinda majisyen olarak yapilan çalismalardan bahsediyorum.
YANIT
"Tabii herkes ayrica göz doktoruna gitsin o anlamda demiyorum"
İlk başta maji/doktorlar ilişkisi hakkında bazı şeyler söyleyeyim.
Sağlık benzeri önemli konularda SADECE MAJİYE GÜVENMEK YANLIŞTIR; çünkü majide başarı oranı en güçlü beyinlerde, şartlar en doğru konumdaysa bile %70i aşamaz. Genelde %50 iyi bir sonuçtur. Sağlık benzeri konularda sadece %50lik başarı şansına oynamak tehlikelidir.
Ancak maji, doğru doktoru bulmak, doğru doktorla güzel bir iletişim kurmak, tedavi sürecinin sorunsuz (hatta eğlenceli) geçmesi benzeri pek çok konuda kullanılabilir.
Majide başarı oranı neden bu denli düşüktür?
1 - Beyindeki ataerkil engellemeler, yani "sadece görünen gerçektir" kalıbı, inancı yok eder, en azından zayıflatır. (Bir dolu başarılı majisyen olabilecek yetenekle dolu kimse "böyle şey yok" kalıbı nedeni ile bu güzel sisteme yakınlık duymaz.) Bebeklikten beyinlere embed edilen bu kalıp o adar güçlüdür ki, hiç birimiz (bizler bile) "yaparım dersem olur" inancını %100 sahip olamayız. Eğer olabilsek, hep yazdığım gibi, dağları bile yürütebiliriz.
Editörün notu:
Bu konuda bilgi edinmek için Janus'un İNANÇ ve BEYİN
1. Bölüm: BİR DAĞI YÜRÜTMEK
adlı yazısını okuyabilirsiniz.)
2 - Atmosferik şartlar da beyin manyetizmasına engel olur. 2025 Top Magus yarışması birincisi olsanız bile kimi zaman iyonosfer dengesizlikleri, jeofizik fırtınalar, güneş patlamaları benzeri olayların var ettiği EM alan engellerini aşamazsınız. (Schumann rezonansı konusunda bir senedir bitirmemi bekleyen bir makalem var.)
3 - Makrokozmozmosun temel yasalarından biri mikrokozmos ve makrokozmosun interwingled halde olmasıdır. Bu yasa HErmetizmin emerald Tablet adlı gizemli kitabında As above, so below şeklinde yazılmıştır ve manası "Yukarıda olan aşağıda olanı, aşağıda olan yukarıda olanı içerir ve tetikler"dir. Bu yüzden majikal çalışma konusunu makro ortamda da ifa etmeye çalışmak gerekir. Önceki yanıtlarımda bu gerçekten defalarca "Majikal başarı için meat space'de de çaba göstermeniz gerek" şeklinde söz ettim. Örneğin ciddi şekilde çalışmadan sınavda başarı maji ile mümkün değildir. (Yine bir dipnot düşeyim: Maji, iyi çalışmış bir öğrencinin şanssızlıklarına, hatta belki de haksızlıklara uğramasını engeller, sınavın rahat geçmesini sağlar, pre/post-sınav stresini önemli ölçüde azaltır.)
4 - PE sahibi olmazsanız majikal başarı elde edemezsiniz. Nedensellik basittir ve en düz mantıkla bile görülebilir: Beyninizdeki NE doğal yapısı nedeni ile (acı yaratmak ve ondan beslenmek için) ne istiyorsanız (ne ile beyninizde ödül devreleri tetiklenecekse) ona engel olma eğilimindedir. Majikal çalışmanızda beyin gücünüz ile onu yenip istediğinizi elde etseniz bile, olumsuz enerji başka alana yansır.
Tüm bu kısıtlamalara, zorluklara rağmen;
- yürekten (kendinizi mikronik aldatmadan) KENDİNİZE VE MAJİYE inanıyorsanız,
- tüm gücünüzle meat space'de de çabalıyorsanız,
- PE sahibiyseniz
maji ile maji yapmadığınız şartlara oranla misli ile fazla biçimde arzularınız elde edebilirsiniz.
"Fotograflarinizda gözlügünüzde bulunmuyor. Belkide bunun nedeni yasiniza ragmen majide basarili olmanizdir(vücut sagligini korudugunuz gibi göz sagliginizida korumus olabilirsiniz)."
Göz sağlığımla ilgili -genel sağlık çalışması dışında- tek bir çalışmam korkarım ki yok. Bu yüzden üç (rakam ile 3) gözlüğüm ve bir lensim var.
(Gözlüklerim: Bir yakın, bir uzak, bir de lens kullanırken yakın). Ama bedenimle ilgili çalışmalarım var; başarılı olduğumu da düşünüyorum.
[Yukardaki meat space sözlerimi kendi yaşamımla örnekleyeyim ve doğrulayım: Dans ortamında ciddiyetle antrenman yapmasam majikal çalışmalarımın katkısı az kalacaktır. Maji yapmamış olsam bu yaşta ne kadar antrenman yapsam da şu an taşıdığım bedene sahip olamayacağım açıktır. Kesinlikle yanlış anlaşılmak istemem: Bedenim sadece olağan şekilde yaşamış yaşıtım olan 68 (KAsım ayında 69 olacak) yaşındaki sıradan (vücutçu veya sporcu olmayan) bir Türk erkeğinin bedeninden belki bir ölçüde daha düzgündür; o kadar. Bu konuda hiçbir iddiam yoktur.
Bazı talepler geldiği için ekleme yapıyoruz. Beni dans ederken görmek isterseniz tıklayabilirsiniz.
(Tüm danslarım pagan-dancer.com'da. Site 16+ içeriktir.)
Ancak size ve diğer majisyen arkadaşlara (göz ile doğrudan ilgili olmasa da, göz konusuna da ibla edilebilecek) bir bilgi aktarmak isterim: Bedenimin özellikle sorunlu olan yerlerine özel çalışmalarım var ve başarılıdır. Yani maji ile sadece "vücudum güzel olsun" (ya da gözlerim iyi görsün, sağlıklı olayım) şeklinde bir çalışma yapmak doğru olmayabilir. Majide "planlama" çok önemlidir ve bu gerçek okült ortamlarda genelde göz ardı edilir. Hedef arzu çok iyi deşifre edilmeli, gereksinimler şıklar haline belirlenmeli, her şık için farklı çalışmalar yapılmalı; ama hala da bir ana çalışma (arzunun tek bir cümleye indirilmiş hali) yapılmalıdır.
]
"Acaba göz iyilestirme, görmeyi iyilestirme tarzi faydali olabilicek çalismalariniz ve ya tavsiyeleriniz var mi?"
Yanıtlarımda önceden söz ettiğim gibi (her ne kadar aprentisler bu konuya aşırı gibi düşkün olsalar da) majide "çalışan çalışma" yoktur; çünkü majide çalışan "çalışma" değil, "beyin"dir.
Majikal başarı için yöntem aranacağına majinin aşağıdaki üç altın kuralını realize etmeye özen göstermek gerekir.
1 - Doğru esma seçimi
Esmalar çalışmanın katalizörüdürler. (Katalizör, bir tepkimenin hızını artıran veya yönlendiren, ancak kendisi tepkime sonunda değişmeden kalan unsurdur.) Esmalar yerine Kabalistik ya da başka bir ekolden tanrı adları da kullanılabilir; ama unutulmamalıdır ki katalizörlerin alanları (güçleri) beyinlerle envoke edilirler. Yani katalizörler onları kullananların sayısı oranında güçlüdürler. Dünya üzerinde Kabalist majisyen sayısı ile majisyen olan ya da olmayan Müslüman sayısı (tüm Müslümanlar esmaları kullanılırlar, Müslümanlık majiye cevaz veren pagan bir dindir) karşılaştırılırsa esmaların gücü ortaya çıkar.
2 - Doğru imajinasyon.
Hedefinizi nasıl ve ne şekilde imajine etmeniz gerektiği bir çeşit uzmanlık gerekser. Bu konuya yukarıda biraz değindim, ama asıl Gama Eğitimi Vizüelizasyon bölümünde anlatıyorum.
(Editörün notu:
Vizüelizasyon hakkında bilgi almak ve/veya gama dalgalarına pek çok pratik egzersizle çıkmayı öğrenmek için Gama Majisi Eğitiminin Vizüelizasyon bölümünü inceleyebilirsiniz.)
3 - Güçlü beyin.
Majikal alanda güçlü beyin iradi olarak gama dalgalarına çıkmayı bilen ve dahası, olabildiğince yüksek frekansa ulaşabilen beyindir. Aynı eğitimde bu konunun da bilgisini egzersizlerle veriyorum. Gama dalgaları majinin TEK gerekli argümanıdır. Gaması düşük olanın başarı düzeyi de hangi yöntemle çalışıyor olursa olsun, düşük kalacaktır.
Şimdi bu kuralları sizin sorunuza yönlendirelim:
1 - Göz konusundaki hedefiniz göz bozukluğu ve görme sorunu ise klasik yaklaşım Basir'i öneririm.
Hedef gözlerdeki manyetik etkiyi arttırmak için ise kullanılacak vazgeçilmez esma Rakib'dir. Rakib ile başarılı çalışmalarımız olmuştur.
2 - Yine yukarıda biraz değindiğim konuya geleceğim. Bazı aprentisler imajinasyonları kısıtlı tutma eğilimindedirler. Örneğin göz bozukluğunu gidermek konusunda sadece göz merceğine odaklanırlar. Bu metot gayet de doğrudur… ama bize göre hayli yetersizdir. Bir majisyen kaderin çok fazla katmandan oluştuğunu çözmüş olandır. Gözlüğü atma çalışması ise sadece merceği güçlendirmek olarak alınırsa iş cılız kalır. Gözlüğü atmanın kişi üzerinde çok farklı kazanımları olacağı göz ardı edilmemelidir. Örneğin, kişinin gözlükten kurtulunca elde edeceği mutluluk, çevrenin vereceği POZİTİF tepkiler, çehresinde oluşacak gençleşme/güzelleşme, daha özgürce yaşama imkanı vb. İşte imajinasayon bu farklı kazanımlar saptanarak ve HEPSİ İÇİN tek tek (peş peşe, aynı çalışmada) yapılmalıdır.
Söz ettiğim farklı konular için konuya göre farklı esmalar da kullanılabilir. Tradisyonel çalışma böyledir. Ancak kişisel önerim (ki, çizgidışıdır) söz konusu farklı kader departmanlarında tek (aynı) esmanın kullanılmasıdır; çünkü diğer konular birer parent katmandır; sonuçta HEPSİ iyi görme şeklindeki ortamın alt dallarıdır. Bu yüzden gözlüğü atınca elde edilecek özgürlük, fiziksel kazanım, rahatlama vb. i İÇİN DE ana esma -her ne kadar konu ile ilgili olmasa da- kullanılmalıdır. Size hangi metodun uygun olduğunu deneyerek bulacaksınız.
Şimdi siz sorucuya geleyim: "göz iyilestirme, görmeyi iyileştirme" çalışmanızı planlarken beyninizi araştırın ve kendinize "Benim için göz iyileştirme, görmeyi iyileştirme nedir?" benzeri sorular sorun. Bulgularınızı da imajinasyon kapsamına alın. Hedeflediğiniz her şey beyniniz tarafından size özel yorumlanmış kavramlardır. Benim için iyi görme ve getirileri farklıdır, sizinki -farklı deneyimleriniz, geçmişiniz, genetik yapınız yüzünden- benimkinden bambaşka olabilir.
3 - Bu şart için söylenecek fazla şey pek yok. Çalışma biçimi standarttır.
Esma saptanır.
Gamaya çıkılır.
Esma gücü çekilir (esma ile senkronize olunur).
Enerji imajinasyon ile hedefe yollanır.
Gama çalışmaları kısa sürelidir; çünkü HEM uzun süre yüksek frekanslı gamada kalınamaz (kalmak pek doğru da değildir, en azından başınız ağrır), HEM de insan adlı canlı türü olduğumuz için aklımız kısa sürede dağılır. Ancak esma ile kısa sürede senkronize olmak hiç de kolay bir iş değildir ve ÖNCEL hazırlık dönemi gerekser. Bizim Temel Ve Manyetik Eğitimlerde uzun zikir önerimizin nedeni zikir ile öncel bir alan kontağı sağlatma arzusudur.
Aprentislerin (yeni başlayanların) doğal bir 120 Hz gamaya çıkma yeteneği olsa bile seçtikleri esma ile senkronizasyonları zayıf olacaktır. 100 Hz.'i gören Budist rahiplerin (bkz. Wisconsin Üniversitesi deneyi) esma zikretseler de başarılı olacaklarına inanmam güçtür; çünkü söz konusu senkronizasyon beynin majikal alanda çalışmayı bilmesi ile ilgilidir. Gama ise güncel, olağan bir beyin dalgasıdır. Hepimiz her gün gamaya çıkıp-çıkıp ineriz. (Yüksek gamaya çıkmak için eğitim yine de şarttır.) Zikir eğitiminden geçmiş, yani bir süre klasik zikir-maji ile çalışmış majisyenlerin ise esma ile KISA SÜREDE (gama majisi sürecinde) senkronize olma olasılığı çok yüksektir.
Bu nedenle seçilen esma ile ÖNCEDEN bir süre kontak var etme (etkileşim kurma, senkronize olma) çalışması yapmanız başarınıza büyük katkı sağlayacaktır. Oysa bu gerçek neredeyse tüm tradisyonlarda göz ardı edilmektedir belki de.