722 Sistemi Majikal Eğitim
Pozitif Enerji Eğitimi
Astroloji Eğitimi
DANIŞMANLIK
SİTEYE ÜYE OLUN
Güncellemeleri hemen haber alın,
üyelere özel sayfalara girin.
ÜYE GİRİŞİ

BU SAYFAYI PAYLAŞIN! >>

Majikal Eğitim Alın | Eğitimin Programını İnceleyin

JANUS'A SORUNUZU İLETİN!

EZOTERİZM

SORULAR ANA SAYFA | Maji | Astroloji | Fal / Tarot | Kuantum | Ezoterizm | Müslümanlık | Pozitif/Negatif Enerji | Reenkarnasyon/Ölüm Ötesi
İlişkiler | Özel İlişkiler | İş Hayatı | Janus

TÜM EZOTERİZM SORULARI
9 Ocak 2018
Evren bölünmüşse, iyilik yenikse, iyi olmak imkansız değil mi?

Bu soru sorular yaratti bilincimde ve dedim ki kayip vakalar miyiz biz?? Umutsuz bir sahne verdiginiz cevap. Her sey kotuyse umut yok demektir iyi olmak imkansizdir. Yanlis mi dusunuyorum??

YANIT
Busoruyu yanıtlarken -soru konusu dışına çıkamamak adına- mitlerle yansıtılan öyküyü yarım bıraktım. (Öykünün başı için aşağıdaki yanıtım okunabilir.) Antik metinlerde anlatım sürmektedir: Ana Tanrıça yenilmesi sonrasında (Şeytan tarafından eski mutluluk/tamlık evreni bölünerek madde evreninin yaratılması ardından) öncel evrenden kalan gerçeklerini bu “yeni yaratılış” ortamına sokmayı başarır ve evreni bir “orta nokta” (tamlığın ve bölünmüşlüğün / iyiliğin ve kötülüğün / mutluluğun ve acının ortası olan ve her iki yana da ulaşılabilecek bir mekan) haline getirir.

[Bu anlatım, çeşitli mitolojilerde farklı şekilde yansıtılmaktadır. Örneğin Mısır inancında İsis, şeytan Set tarafından öldürülen kocası Osiris’in penisini kurtarır ve Aeon’u yaratır; Anadolu (Frigya) inancında Kibele, öldürülen kocası Attis’in bedenini çam ağacına (çam ağacı kışın yapraklarını dökmez) çevirerek yaşatır vb.]

Ana Tanrıça tarafından öncel mutluluk evreninden parça olarak ortama sokulan gerçek "doğallık, doğal yapı ve doğadaki güzellikler"dir.

Ancak madde evreni orta nokta olduğu için tanrıçanın kattığı parçanın (doğanın) yarısı canlı kalır; doğa kışları ölür, hayat, yaz ve kış olarak bölünür. (Bu gerçek de mitlere Baba Tanrı’nın bir "döngü" tanrısı olması, her kış ölüp, baharda yeniden canlanması/doğması ve böylece baharın gelmesi şeklinde görülür.) Yani döngü (bitip yeniden başlama) bir ölüm/son değil; pusuda bekleyen kötülüğe direnme şansıdır. Madde bedeninin ölüp, ruhun diğer aleme göçmesi bile bu temelde yorumlanır: Bedenden ayrılan ruhun iyi tarafa geçebilecek vibrasyonları varsa -iyi tarafa geçebilmesi için şansı olan- bu dünyaya yollanır/çekilir.

Doğadaki güzellikler, öncel mutluluk evreninden parça oldukları için biz insanlar doğada kendimizi iyi hissetmekteyiz; doğada yaşadığımız hisler, öncel tamlık (iyilik) ortamında yaşanan duygulardan esintiler taşımakta olduğu için bizi mutlu etmekte, sağlık vermektedir.

Bu yüzden kendimizi öncel tamlık evreninden parça olan "doğa"daki gibi hissettiğimiz her an, doğada olsak da, olmasak da, öncel evrenin (bölünmediği için mutlu eden, mutlu ettiği için iyilik olan) vibrasyonu ile kontakta oluyor, yani iyi olmaya ilk adımı atmış bulunuyoruz. Bu ilk adım sonrasında iyilik kavramının detay gereklilikleri olan ve "erdem" şeklinde nitelenen kavramları elde etme süreci kendiliğinden başlayacaktır.

Toparlamak gerekirse iyiliğin ilk adımı rahat bir ruhtur. Bunu elde etmek adına, ılık banyoya girmek, güzel resimlere bakmak, güzel duygular uyandıran kitaplar okumak, filmler izlemek, müzikler dinlemek, bol su içmek, doğada bulunmak benzeri nice gündelik eylem söz konusu ilk adımı meydana getirecek, bunların tersi (su ile temas etmemek anlamındaki yıkanmamak, korku/öfke uyandıran, adrenalin salgılatan, endişe/gerginlik/hüzün meydana getiren kitaplar okumak, filmler izlemek, müzikler dinlemek, az su içmek, gün ışığı altında az olmak) ise ruhu diğer yana yönlendirecektir.


ANA SAYFA    |    Sorular    |    Astroloji    |    Kuantum    |    Makaleler    |    Filmlerimiz    |    İletişim

Dizayn: JANUS722.com    |    © 2015 -