amaç frekansi yükseltmek ve gelecekteki reenkarnelerden birinde bu dünya ile eslesmemek..okudugum tüm kaynaklar hemen hemen sizinle ayni yola çikmakta ki aklin yolu birdir ;)
Benim burada kafama takilan tek husus bir alt tanrinin (yehova) hangi güç ve cesaretle Yaratan'in ilk kurdugu sistemi bölme cüreti göstermesi...semavi din kitaplarindan geçen danisikli dövüs durumu da aslinda yok burada, yani mühlet verilmesi vs...
demiurgos ciddi sekilde bir (the one) den ayrilmayi (seperation) gerçeklestirmis... yehova ile mücadele etmeli degil miyiz? oysa saçtigimiz düsük frekansli NE'ler ile birakin mücadeleyi yehova'yi güçlendirip palazlandirma durumunda gibiyiz...
YANIT
Cevabımı yine “satır-satır yanıtlama” yöntemi ile vereyim:
“big bang öncesindeki mutlu saf tek evren (cennet) (tiamat)----bir alt tanri, metamorfoza ugramis olan demiurgos tarafindan saldiriya ugruyor ve kopan parça mevcut dünya sistemini olusturuyor..bu sistem frekansi oldukça düsük ve bir nevi cehennem sinifina ait olabilecegi bile söylenebilecek kadar sig bir boyut..”
Doğru… (Tabiidir ki “bizim düşünce sistemimize göre doğru” diye de bir dipnot düşeyim.)
“frekansi düsük dalga boyundaki canlilar da burasi ile eslesebiliyor ve de parçacik sifati ile burada yasam buluyor..”
“Frekansı düşük dalga boyu” sözleri hatalıdır. Frekans ve dalga boyu farklı (birbirine zıt) kavramlardır. Basitleştirmek adına sadece dalga boyuna odaklanalım.
” amaç frekansi yükseltmek ve gelecekteki reenkarnelerden birinde bu dünya ile eslesmemek..”
Çok doğru.
” Benim burada kafama takilan tek husus bir alt tanrinin (yehova) hangi güç ve cesaretle Yaratan'in ilk kurdugu sistemi bölme cüreti göstermesi”
Sistemin yumuşak karnı işte tam burası… ve de yumuşak olma nedeni olaya varlıklar arası mücadele olarak bakılması, yani yanıtların felsefi boyutta aranması olabilir. Bence “tanrıların çatışması” yerine, -nedenlerini ve içeriğini tam olarak bilmediğimiz fizik reaksiyonlar”dan söz etmek daha yerinde olur. Belki de kendi kendine oluşmuş bir hata… Ayrıca şuraya parmak basmama izin verin: Daha bölünen evren teorisi tam olarak inşa edilmeden daha fazla nedensellik aramak işi daha da çıkmaza sokabilir.
” semavi din kitaplarindan geçen danisikli dövüs durumu da aslinda yok burada, yani mühlet verilmesi vs”
“Danışıklı dövüş” sözcüğünü kullandığınız anda NEyi envoke ettiniz bile. Yerine, “semavi din kitaplarindan geçen mühlet verilmesi durumunun hatalı olduğunu ve bölünmüş evren teorisinde yer almadığını düşünüyorum” şeklindeki düşünce tarzı sizi daha güvenli kıyılarda tutar.
”yehova ile mücadele etmeli degil miyiz?”
Tabii ki etmeliyiz… Bu dünyadaki varlık nedenimiz bu… Ama insanların ezici çoğunluğu mücadele etmeyi hiç mi hiç bilmiyor ve mücadele ediyorum diye bu bölücü enerjiyi tetikleyip duruyor. Mücadele, “mücadele etmek” şeklinde adlandırılan yöntemlerle edilmeye kalkılırsa sadece negativite güçlendirilir. Mücadele, bu konulara fazla kafayı takmadan, gününü olabildiğince (kendine ve diğer kişilere sorumluluklara yan çizmeden) gün etmek ile (yani rahat bir beyin elektriği ile) elde edilir. Maji eğitimi işte tam bu noktada devreye girer; çünkü maji, hem gününü gün etmeyi, hem sorumluluk almayı, hem de korkuları yenmeyi (ki, sorumluluk alamama nedeni korkuların varlığıdır) öğretebilir.
” oysa saçtigimiz düsük frekansli NE'ler ile birakin mücadeleyi yehova'yi güçlendirip palazlandirma durumunda gibiyiz...”
Bu cümleniz de çok doğru. Ayrıca ufak tefek hatalar olsa da teorimize gayet hakimsiniz. Tebrikler...