Guzel bir Cumartesi gunu

YANIT

Merhabalar sevgili öğrencim. :)

Bir tatil gününün en güzel geçirme biçimi, güzel ve özel bir cinsel birlikteliğin yaşanmasıdır bana göre.

[Ne yani? “Müzelere koş, sanat sergisi gez, klasik eserleri okuma günü düzenle, şiir/öykü atölyesine, çanak-çömlek kursuna katıl” mı dememi bekliyordunuz?

Anımsatayım: Ben paganistim. ;)]

Ancak sorunuzda singlelar için öneri istediğiniz için aracın kilometre saatini soğutarak otobandan tali yola sapalım; basit, kısa ve belki de düş kırıklığına uğratıcı bir çözüme ilerleyelim:

Önerim, yapmayı istediğiniz, ama

• belki cesaretsizlik,
• belki maddi kaygılar,
• belki ilişkilerinizin olumsuz etkileneceği

düşüncesi benzeri bir nedenle yapmaktan kaçındığınız bir işi ciddiyetle arayıp saptamanız, yapmayı planlamanız ve boş olduğunuz bir Cumartesi günü yapmanız olacaktır.

Neden mi?

İşte açıklaması:

Eğlenmenin en güzel yollarından biri elde etmektir; bir diğer deyişle elde etmek sonrası sahip olunan başarı duygusudur. Elde etmek ve başarı ise elma ağacının altına kitap okurken elmanın başınıza düşmesi; ya da armut ağacının altında -armudun pişip- ağzınıza düşmesinin beklenmesi ile olacak iş değildir. Elde etmek; ağacı sulamak, elmaların ya da armutların olgunlaşmasını sabırla beklemek ve sonunda meyvaları çaba ile dermekle ilgilidir. Yani eğlence adlı keyif dolu duyguyu veren aslında ne güzel bir gün batımını izlemek, ne barda kafa çekmek, ne lezzetli bir pizzayı (bana sorarsanız Adana Kebabı ve/veya kuru-pilavı) mideye indirmek, ne de rock konserinde head banging yapmaktır.

[Gün batımı dedim ya, aklıma bir şey geldi; konuyu dağıtayım ve bir bilgi aktarayım, sonra devam edelim:

Gün batımı anaerkide kutsaldır. Crowley, kendi yaratısı olan tarot Thoth destesinde, Star kartını antik Mısır tanrıçası Nuith ile eşleştirir (bize göre Ana Tanrıça’dır) ve onu “Ben akşam saatlerinin mavi göz kapaklı kızıyım” diye betimler.

Akşam saatleri, göklerin mavi rengin esaretinden kurtulduğu ve Rayleigh scattering ile şahane bir turuncu (eğlence rengi) ve kırmızıya (eylem rengi) döndüğü zaman parçasıdır. Mavi rengi, neredeyse her mitolojinin bölücü baş tanrısının rengidir. Hazretler hep göklerdedirler zaten.

Ayrıca akşam saatleri, Yahveh tarafından bölünmüş “gece ve gündüz”ün birleşme saatleridir.

Venüs gezegeni de akşam ve sabah (seher) saatlerinde (yani gece/gündüz buluşma anlarında) görünür. Venüs; Ana tanrıçanın her mitolojide emanasyonu, astrolojide ise mutluluk planetidir.

Tabi ki Hıristiyanlık seher yıldızına “Luicfer” adını vermiş ve böylece şeytan ilan etmiştir. Millet de Lucifer deyinde iğrenç bir şeytandan söz ettiğini sanır. Lucifer sadece sabah yıldızıdır ve zaten Latince kelime anlamı “Işık getiren”dir. Bu konuda detaylı bilgi için dileyen Lucifer/Şeytan... Yani Venüs! adlı yazımı okuyabilir.

Majisyen arkadaşlara fısıldayayım: “Hayırlı bir eşim (ya da partnerim, hatta fuck buddym) olsun” majikal çalışmasını bu saatlerde yapın. ]

Konumuza dönelim…

Eğlencenin en gerçek yolu "başarı elde etmek"ten geçer.

Başarı sonrası hissedilen duyguya coşku derler, ama aldırmayın. Başarmak adlı sonuç ve bu sonuç için yola çıkarak ilerlemek, en gerçeğinden eğlence ortamıdır.

Bu yüzden single bir Cumartesi günü eğlencesi adına önerim “hazır yalnızken, (‘siz ve kendiniz’ adlı muhteşem dostluk ortamındayken) kendi kendinize koyduğunuz bir engeli aşmayı başarın” olacaktır.

• Korkuyu yenin; sizi motoruyla pikniğe davet eden arkadaşınıza “hadi buluşalım” deyin; ya da artık karar verin ve paten sporuna başlayın.
• Paraya kıyın, o ayakkabıyı alın; ya da o restoranda yemeğe gidin.
• Telefonu kapatın, masaja uçun; ya da telefonu kapsama alanı dışına almadan önce o one night stand hatunu, eskortu, Pro-domme’u arayın; işi bağlayın.

Gerçekte bu eylemler değildir asıl eğlendirecek olan; gelen keyif, kendi kendinize koyduğunuz “Boşver ya, sonra yaparım inşallah bir gün, şimdi değil” engelini aşma başarısı ile gelmektedir.

Çeşitli nedenler yüzünden görmezden gelinen istekler listesinden bir seçeneği ifa etmek (ama stres altına girmeden ifa etmek, bunu başarmak) öyle bir doyum duygusu verir ki, kişi seçilen eylemi başarma sonucunda kendini The 15 of the hottest actresses in Hollywood listesindeki hatunlarla hasb-ı hal ;-) etmiş gibi hissedecek olabilir.

Çok kompleks engelleri aşma gücü bulamadınız mı? Pekala... O zaman temizlik yapın! Evi, ofisi, aracı, aracın bagajını, çalışma masasının üstünü, hatta kendinizi temizleyin. Bu yöntem hedefe çift yoldan saldırır, ya da bir atışla iki hedef vurmak anlamındadır (kuş vurmayın); çünkü hem engel aşılarak, hem de PE celp eden bir eylem olan temizlik yaparak PE envoke edilmiş olmaktadır. Ve evet, bana inanın: Temizlik yapmak her insanın aslında keyifle uygulayacağı bir eylemdir. Temizlenmek ve yaşanan çevreyi temizlemek, canlıların hepsinde yer alan bir arzudur.

Yaşam modeli gereği sürekli tembel aile bireylerinin pisliğini temizleyenlere önerim ise “bir gün olsun bu yükü kendi sırtlarından atmaları” başarısını göstermeleridir. Hayır, yükü başkasının sırtına yüklemeyin, bırakın ortada kalsın. Böylece sevgili tembelleriniz yükü taşımadığınızda olanları görerek, nasıl bir şey taşıdığınızı daha iyi anlayacaklardır. Böylece siz de diğer örnekteki kişi kadar bir taşla iki hedef vuracaksınız: Hem sevgili “kolaya alışmış” aile bireylerine önemli bir hayat dersi vermiş, hem de bir gün olsun sırtınızı dinlendirmiş olacaksınız.

“Şen soru”nuz için çok teşekkürler… (Sorular linkini devamlı izleyenler son günlerde depresyon ve pozitif enerji talkını ala-ala sıkıntıdan patlamakta, theta dalgaboyunda pineklemekteydiler.:) ) Umarım single değil, multiple takılma ortamında, oyun kurucu konumda yaşayan birisinizdir ve bu sözlerimi “Ben bunları zaten biliyorum, Janusgillerin sitesine heyecan akıtmak için sordum” düşüncesi ve esneme eşliğinde okumuşsunuzdur. :)

Single olmayan ve aynı yemeği yemekten bıkmış erkek site izleyicileri benden bir Cumartesi randevusu adına biberli, paprikalı, "extra hot chilli sauce”lu (+18... yok, +25 yapalım sayıyı) bir çeşni tarifi isterlerse onlara BDSM Masterlığını denemelerini önerebilirim. Hayır efendim müsterih olun, birlikte olunan hanımefendiye “Kölem olacaksın” demeye ve kapıların yüze kapanacağını görecek olmaya gerek yoktur. Hollywood palavra mizansenlerini unutun. Ürkek hanımları (tabidir ki kimliklerinde aşırı baskın nitelikler yoksa) oyuna çaktırmadan katmak da mümkündür. Hasıl-ı kelam, bu konuda bendenizden bir şeyler duymak isteyen olur, soru yöneltirse yardımcı olabilirim. ;-)

Sevgili sorucu; beni sevdiğiniz ve bunu dile getirdiğiniz için harbiden teşekkürler… Ben de sizi bizim ortamdan tanıdığım kadarı ile (hani-sanki diğer öğrencilerimden daha bi) seviyorum… Neyse, bu babı kapatalım, Yahveh gibi ayrımcılık yapmayalım. Söylenmesi kolay ve zor olan bu söz (seni seviyorum), ulaştığı kişide acayip keyif yaratır. O şanslı kişinin beyninden dalgalar halinde yayılan fotonlar ise onun kuvveti ile bu güzel sözü söyleyene (bir insanı veya hayvanı bir şekilde keyiflendirene) PE banyosu yaptırırlar.

Sıhhatler olsun. :)