Yaşamı rafine edecek sistem (722 sistemi; bilim, ezoterizm ve mistisizm sentezidir)

YANIT

Sevgili kardeşim; keşke sözlerim bildiğim gizli bir şifreye gönderme yapmış olsaydı. Bana inanın, eğer böyle bir bilgim olsaydı, duraksamadan buradan bu bilgiyi de paylaşırdım. Bizlerin pozitif enerjiyi anlatma nedenimiz kanatsız melek olmak ya da Cennet'i garantilemek değil; çevremizde olabildiğince PE beyin elektriği yaratıp, bundan –istesek de, istemesek de- "nemalanacağımızı" bilmektir. Yani basbayağı çıkarımızı kovaladığımız bile söylenebilir. (Abartıyorum tabi ki. :) ) Yani eğer böyle bir gizli şifre olsa şıp diye yazmaya, sayfalarca anlatmaya koyulurdum. Ama ne yazık ki yok… En azından kendi teorilerimizden başka yok. Ya da bunca yıl boyunca biz rastlamadık.

Tabidir ki mutlu olmak (ki, aslında "iyilik ve getireceği keyifli yaşama ulaşmak"dan başka anlamı yoktur) amacı ile farklı kişiler, farklı metotları, öğretileri, inançları benimseyebilirler. Ancak bize göre araştırdığımız her sistemde bir açık vardır; oysa bizim sistemde ya yoktur, ya minimize durumdadır; yani 722, diğer sistemlere göre daha gerçeğe paralel, bu yüzden de "rantabl"dır.

2017 yılından beri (tek bir inkıta dışında) dur-durak bilmeden bana sorulan sorulara verdiğim cevaplarla sanırım gösterebilmişimdir: Bu ortamda (soru cevaplama ortamında) ticari kazanç için hiçbir şey yapılmamaktadır. (Hatta pek çok arkadaş, "Bu kadar sarih yanıtlar ile bindiğiniz dalı kesiyorsunuz" diyerek eğitimlerimize katılma oranını düşürdüğümüzü iddia etmektedirler :) )

Çabamızın gerisinde inanç (hatta iman) vardır. Yani yukarıdaki sözlerimle kendi sistemimizi bu denli vurgulamamın nedenim kesinlikle maddesel çıkar değil; çevremizde daha çok sayıda PE yaratma arzusudur. Gayretimiz zaten bize gerekli olanı verecektir. Anılan "gerekli olan" para da olabilir, başka şey de; bunu asla bilmemeyiz.

Bu nedenle sizi düş kırıklığına uğratacağını bilsem de söylemem lazım ki, sözlerim paylaşmadığımız gizli bir bilgiye değil; kendi sistemimize gönderme yapmaktaydı. :(

Kabul ediyorum: " Insanogluna sunulmus ve hayatini rafine edecek bir yöntem" şeklindeki cümlemde "insanoğluna sunulmuş" kelimeleri ile işi tam da abartmışım. Bunun için üzgünüm. Hoş görmenizi rica ediyorum. Ancak yanıtları zamansızlıktan o kadar hızlı veriyorum ki, hatalarım olabiliyor.

[Hızlı konuşma hızında yazarak verdiğim yanıtlar neredeyse okunmaz halde sitemizin şifre çözme uzmanı Serdar'a (editör arkadaş :) ) gidiyor. Kendisi ne yazdığımı deşifre ediyor ve düzeltiyor. Ardından metni sitenin zaptiye nazırı Ergin ele alıyor :D ve zülf-ü yâre dokunacak yerleri tırpanlıyor. Metin son ve kusursuz şeklini alıyor.

Ama sabah yanıt siteye yüklenince eğer boşsam (genelde sabahları birlikte teoriler üzerinde çalışmaktayız) ortalama iki-üç ay önce verdiğim yanıta göz atıyorum… kendimi tutamayıp bazı şeyler ekliyorum. :) Bu eklentilerim redaksiyondan geçmediği için yazım hataları olabiliyor. Biz de Ergin ile papaz oluyoruz. :DD
]

Sözün özü –bize göre- 722 sistemi insanlara yardımcı olabilecek gizli doğruları en fazla anlatan sistemdir.

Şimdi gelin, bu düşünce hakkında üç alanda –din, bilim ve ezoterizm alanında- güvence vermeye çalışayım:

1- 722nin bazı dinlere –bize göre- üstünlüğü, iyilik ve güzel yaşama arasındaki bağlantıyı göstermesi, iyi insan modelinin Hıristiyanlık ve Yahudilikte yer alan "dünyasal nimetlerden uzak duran (durmak zorunda bırakılan), gözünü ölüm ötesindeki rahata odaklamış kişi" kimliği ile alakasız olduğunu savunmaktır. Bu düşünce aynen Müslümanlıkta da yer alır.

(722; Müslümanlığa önyargı ile yaklaştığı için içerikten uzak kalan aydınları dolaylı olarak da olsa Müslümanlığa yaklaştırıyor; Müslümanlığın Yahudilik etkisi ile (ki, gerisinde basbayağı batılı politik güçlerin olduğundan bile kuşkuluyuz) günümüzde gölgede kalmış gerçek içeriğini çağdaş beyinlere daha net ve inandırıcı şekilde gösteriyor olabilir.)

2- 722nin ezoterik ekollere –bize göre- üstünlüğü sunulan verilerin nedenselliğini (bilimsel açıklamasını) yapmaya özen göstermesidir.

Bilim, beyne KOLAY İNANMASI İÇİN NEDENSELLİK VEREN SİSTEMDİR. Nedenselliği bilen beyin, KOLAY İNANIR, GÜÇLÜ İNANIR. Bu beyin ister en eylemci davranışı sakin bir merada anaerkide kutsal sayılan koyunlar, kuzular, keçiler, büyük baş hayvanlarla dolaşan bir kişiye; ister bir yandan kahve içerken, bir yandan önündeki ekranda akan bilgileri kontrol eden, diğer yandan çalmakta olan telefonda gördüğü ada ne yanıt vereceğini düşünebilen biri kişiye ait olsun… Beyin; sahibi kim olursa olsun İNANMAK İSTER.

ÇÜNKÜ İNANÇ HER ŞEYDİR.

722nin içeriğindeki kuantum mekaniği bilgilerinin varlık nedeni inanç yaratmaktır.

Tabidir ki bilim adamı olmadığımız için yaptığımız hatalar vardır; ancak bunlar ana temanın hatalı olduğun manasında algılanmamalıdır. Ayrıca altını çizmek isterim; arkadaşlarımla –dile kolay- on yılı aşkın süredir, son derece bilimsel metotlarla konu üzerinde –içeriğin kime ait olduğu belirsiz internet siteleri değil; adı-sanı belli belli bilim adamlarınca yayınlanan- bilimsel raporlar bazında araştırma yapmaktayız.

3 - 722nin bilimsel ekollere –bize göre- üstünlüğü sistemin okültizm –yani beyaz maji- ve ezoterizmle desteklenmesidir.

Kişisel irade ve çaba ile aşılamayan zorluklar beyaz maji yardımı ile aşılabilir. Bu düşünce de Müslümanlıkta yer alır. Dua okumak, esma zikretmek, tespih çekmek bir çeşit beyaz majidir.

722'nin kendine özel majikal anlayış ve çalışmaları vardır. Sadece düşünsel, bilimsel, ya da dinsel değildir.

Sözün özü; bildiğimiz diğer sistemler ya mistiktir, ya bilimseldir; ya da ezoterik/okültiktir. Oysa 722 sistemi bu üç farklı alanı sentezlemiştir.

Sistemimize güvenimiz olsa da, popülerlik gibi en küçük bir arzumuz yoktur. Bilakis, bu bizi ürkütmektedir. Bizim inancımıza göre "hak eden" demeyeceğim tabi ki, "zamanı gelen" bizi bulacak, muhabbete katılacaktır. Bizler bu sitede bir sistemi (722yi) de tanıtıcı konferanslar vermemekte; bazıları reel olsa da, genelde pek çok sanal dost ile birlikte (ki, bu dostlar kendilerini öğrenci olarak da görebilirler, bundan onur duyarız; ama hala da aslında arkadaşlarımızdırlar) soru-cevap şeklinde olsa da konuşmakta, hatta bir anlamda neşeli toplantılar yapmaktayız.

Site hitleri (ziyaretçi sayıları) sürekli kontrolumuz altındadır. Bu ortamda görüyoruz ki yanıtların yayınlandığı günler hitler tavan yapmakta, diğer günler düşmektedir. Ayrıca yanıtların okunma zamanı ortalaması 9-10 dakikadır; ki bunun anlamı büyüktür. Bu durum amacımıza ulaştığımızın göstergesi olabilir.

Ancak bizi okuyan arkadaşlara bir küçük eleştiride de bulunayım: Yanıtlarım kuantum mekaniği hakkında olduğunda okunma sayısının düşmesi iyiye alamet değildir.

Arkadaşlar, bilimden korkmayın. Korkma nedenininiz lise eğitimindeki kötü müfredat yani eğitim programıdır. Kimse kötü program yaptı demek istemiyorum; program standart bilim üzerine kurulduğu için sıkıcı ve boğucu olması doğaldır.

Bilim –özellikle kozmoloji ve fizik bilimi- artık sandığınız şey değildir. Bu durumun kanıtı fizik biliminin bir hobiye dönüşmüş olması ve "amatör fizikçi" diye bir label oluşmasıdır.

Bilim adamı değiliz, insan psikolojisi hakkında eğitimimiz yok, öğretmenlikten (öğretebilmek biliminden) de bîhaberiz. Bu yüzden fizik konularını anlaşılması biraz zor şekilde yansıtıyor olabiliriz. Bu bizim hatamızdır. Lütfen ANLAMADIĞINIZ YERLERİ SORUN. Bir daha sorun… bir daha sorun… ÇEKİNMEYİN. "Anlamadık" deyin, "yine anlatamadınız" deyin… iş ki bilimden kopmayın. Yanıtı biz de bilemiyor olabiliriz. O zaman korkmadan "Bu kadarını bilmiyoruz" diyebilecek kişileriz. Ayrıca lütfen fark edin; sizlere sunulan bilimsel veriler, sizden olan (bilim adamı olmayan) kişilerce, okültistler ve/veya daha iyi yaşamak için yol arayanlar için ÖZEL ŞEKİLDE saptanmış, seçilmiş ve hazırlanmıştır.

Bendenizi de sakın fizik bilimi hayranı birisi olarak görmeyin. Lise eğitiminde ikmale (bütünlemeye :) ) kaldığım tek ders fizik olmuştur. :) Hiç mi hiç aram olmamıştır fizik ile. Üniversite eğitiminde kesinlikle başarısız biri olduğumu da yeri gelmişken bir kez daha belirteyim.

Janus'un Beyni, Sorular Sayfası ve Kuantumu Nasıl Öğrendiği başlıklı yanıtımdan alıntı yapayım:

" Günümüzde hala çok saygın olan bir üniversiteyi “fen puanı ile” (bizim devirde böyle denirdi, şimdilerde sayısal mı deniyor, bilemedim) kazandım. Aile baskısı ile zar-zor okudum. Ama staj için Koç Burroughs’a girdiğim anda (ki, artık önümde parlak bir gelecek vardı) aklımda tek düşünce gelişti: “Buradan kaçmam gerek!”

Kaçtım.

Aç ve açıkta kalmayı göze alarak kaçtım. Ailemin bin bir fedakarlıkla önüme serdikleri güvence ve şatafat dolu ama bilim ağırlıklı ortamdan fertiği çektim."

Babamın kendini tanımlarken kullandığı sözcükleri kendim için kullanayım: "Avantürye bir adamım". Ama hedefi elde etmek için özverilerde bulunmak gerekliğini apaçık görmüş bir adamım da. Makroda kolay çıkış yolu olmadığını da iyi anladım.

Eğer siz de benim gibi hedefinizi elde etmeye tutkuluysanız; iyi bir majisyen olmak ve/veya keyifli yaşamak gibi konulara düşkünlüğünüz varsa, bilim gereklidir. Bu yüzden lütfen kuantum yanıtlarını okuyun ve anlamaya çalışın. Ben bıkmadan aynı şeyleri tekrar-tekrar yazmaya çabalayacağım. Beyninizdeki inanç, başarı için en önemli yakıtınızdır.

Özetle; arzuladığınız sonuçları gizemli kazılarla ortaya çıkan, ya da eski, unutulmuş kitaplarda saklı kalmış bilgilere ulaşarak DEĞİL; kuantum mekaniği (tabi ki ana hatları ile) VE ezoterizm bilgilerine BİRLİKTE sahip olarak elde edeceksiniz.

İşte bu nedenler yüzünden arkadaşım, hayatı rafine edecek yöntem, 722nin temeli olan "erdem (PE) ve maji" şeklindeki sentezdir.

Bizim naçizane iddiamız ise sistemimizin adı geçen sonucu (keyifli yaşamı) başarabildiği; çünkü din, ezoterizm ve bilimi karıştıran –bildiğimiz kadarı ile- yegane sistem olduğudur.

"umarim yeni egitimler gelir yanitlarindan birinde inanç olusturmayi hedefleyen egitim çikaracaginizi söylemstiniz"
O eğitimde bilimsel verilerle ("bir okültistin ulaşabileceği ile sınırlı miktarda bilimsel verilerle" diye düzelteyim) hem tanrının varlığını ve iyiliğini gösterebilmeyi hedefliyorduk, hem de çok farklı bir maji sistemini... Aykırı... Sıradışı... Duyulmadık... Alışılmadık. Ama bir kenara bıraktık (yaşlılığıma, yani emekliliğime bıraktım :DDD). Şimdi Moon Magic adını vereceğimiz yeni bir eğitim üzerinde çalışıyoruz. (Bizi bu konuda tetikleyen canım Hilal'e binlerce teşekkürler…) Ancak itiraf edeyim: Bendeniz kafayı avantürye işlere taktığım için bu eğitim de çok ağır ilerliyor.

" bu site benim mutlu olmak için geldigim tek site"
Bu sözlerle bize hissettirdiklerinizi ifade için teşekkür kelimeleri yetersiz… Bana lütfen inanın; bizlere yaşattığınız bu pozitif beyin elektriği sadece bizde kalmayacak; temelde pozitif olan, ama zorluk yaşayan nice kişi ile rezonansa girecek ve onlara destek verecektir. Böylece meydana gelen güzel ve güçlü alanın ilk üreticisine (size) yansımaması mümkün müdür? :)

Birine korkusuzca teşekkür etmek ve güzel sözlerle onu onurlandırmak ile var olan dalgaboyuna dinlerde sevap, New Age teorilerinde "karma puan" deniyor. Adı her ne olsa da bu alanı var eden bilincin işleri ya zaten yolundadır, ya da eninde sonunda şahane şekilde yoluna girecektir. Sözlerimin temeli ise nezaket ve iyi niyet dolu temenniler değil, fizik bilimidir. :)

Bu yüzden diyebilirim ki: Güzel ya da daha güzel günler sizi bekliyor. :)

Es Selam ve hayr ile kardeşim.