722 Sistemi Majikal Eğitim
Pozitif Enerji Eğitimi
Astroloji Eğitimi
DANIŞMANLIK
SİTEYE ÜYE OLUN
Güncellemeleri hemen haber alın,
üyelere özel sayfalara girin.
ÜYE GİRİŞİ

BU SAYFAYI PAYLAŞIN! >>

Majikal Eğitim Alın | Eğitimin Programını İnceleyin

JANUS'A SORUNUZU İLETİN!

KUANTUM ve BİLİM

SORULAR ANA SAYFA | TÜM KUANTUM ve BİLİM SORULARI

Maji | Pozitif/Negatif Enerji | Kuantum ve Bilim | Ezoterizm | Ruhsal Sorunlar | Reenkarnasyon/Ölüm Ötesi/Rüyalar | Astroloji | Fal/Tarot
Müslümanlık | Çeşitli İnançlar | Yaşam ve İlişkiler | Özel İlişkiler | Janus

SON EKLENEN SORU        |        TÜM SORULAR        |        JANUS'A SORUNUZU İLETİN!        |        ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR

26 Haziran 2020
Pandeminin Etkileri (Sosyalleşme)

Merhaba Janus, Size ve ekibinize saglikli günler dilerim. Çok basitçe düsüncelerimizin gücü olarak ifade edilen unsurun, pandemi ile beraber olasi sonuçlarini merak ediyorum. Daha önceki salginlarda bu derece bir teknoloji ve iletisim olanagi olmamistir. Su an Amerika kitasinda konuyla ilgili yapilan espri 1 dakika içinde dilimize çevriliyor beraber gülüyoruz. Tüm dünya çapinda sayica bu kadar fazla insanin benzer duygu, düsünce, davranislara sahip olmasinin (korku, endise, temizlenme vb) sonuçlari sizce sisteminiz isiginda nasil olur? Yani kitlesel ortak duygu ve düsüncelerin kitlesel sonuçlari olur mu?

Simdiden tesekkür ederim.

YANIT

Merhaba sevgili arkadaşım.

Yer kürenin globalleşmesi ile insan bilinçleri arasındaki etkileşim oranının yükseldiği düşünülebilir. Doğru bir görüştür bu. Sözcükler (yazılı yada sesli), beyin alanlarının (sesli ise, ses kuantları ile) diğer beyinlerle etkileşime girmesine neden olurlar.

Olayın mantığını merak edenler için kısaca açıklayayım:

  • QFT’in gösterdiği gibi evreni parçacıklar değil alanlar meydana getirmemektedir. Her şey alanlardır; parçacıklar alanların salınımıdırlar.
  • QED’in gösterdiği gibi fotonlar alanlarla, alanlar da alanlarla etkileşime girebilirler.
  • ETCnin göstediği gibi bilinç, psikolojinin temel ilkesi olan bilinçsiz hücre yığını olan nöronların rastlantısallığa dayalı çakışı ile değil; nöron elektriği ile meydana gelen EM alandır. Yani diğer alanlarla etkileşime girebilecek bir yapıdır.
  • Orch OR’un gösterdiği gibi gerçeklik mikrotübüllerdeki –yukarıda anlatılan- kuantum olayları ile meydana gelmektedir.
(Bu teoriler gereği “Düşünceler, foton bombardımanları ile alanları -örneğin anıları ve/veya hatalı inançları- aktive ederler. Konuşma ise kelimeleştirilen fotonlardır. Bu yüzden geçmişi düşünmek, hatta kişiye rahatsızlık veren olayları rahatlamak adına da olsa -örneğin bir arkadaşa- anlatmak, yani dertleşmek benzeri eylemler de sakıncalı eylemlerdir” demekteyiz.)

Özetle; diğer alanlarla girilen etkileşim, dünyanın globalleşmesi ile (basın-yayın organları ve sosyal medya aracılığı ile) artık daha yoğundur. Madem ki söz konusu organlar yaygın kültür tarafından meydana getirilmektedirler ve madem ki yaygın kültür ataerkildir (bizim inancımıza göre hatalıdır), o zaman PE celp etmek adına bu etkileşimi minimize etmek gereklidir. Haber alma ihtiyacı mümkün olduğunca kısa süreli olmalı; haber alınacak kaynaklar -habere, kendi politik eğimleri yönünde yorum katmadan- olayları tarafsızca yansıtanlarla sınırlı tutulmalıdır. Amerikan kültürünün etkisi ile benimsenen “sosyalleşme” modası, “yekpareleşme” ile bütünü ile ilgisiz olabilmekte ve zarar verebilmektedir. Her kalabalık, “sosyal ilişki” sözleri ile ifade edilen “bütünleşme” hayrını içermez.

Sosyal medya ve medya kullanımında SADECE hayırlı alanları ve kanalları seçmeni altını çizerek önermek isterim. Bu farklı süreçte beyninde nano saniye bile kuşku, endişe, sıkıntı gibi duyguları yaratacak her şeyden -filmlerden, kitaplardan ve aktif sosyal medya/medya kullanımından- uzak durabilmek ciddi bir beyin gücü gerektirir. İnsanların pek çoğunun peşinde olduğu ve genelde çok yanlış alanlarda aradıkları güç, aslında sadece burada, yani beyne hükmedebilmekte, daha basitçe “beyni ataerkil eğilimlerden asude şekilde yeniden programlama becerisinde” gizlidir.

Son olarak şunu ekleyeyim: İnsanların aynı anda -global olarak- aynı şeyi düşünmeleri için sosyal medyaya gerek yoktur. Bilinçler arasında böylesi bir etkileşimin her zaman olduğu Roger Nelson’un “Rastgele Sayı Üreticileri” deneyi ile ortaya çıkmıştır. Bu konuda kısa bilgiyi önceki iki yanıtımdan alıntılarla vereyim:

“Duyu ötesi olarak adlandırılan neredeyse tüm algılar aslında DOĞAL insan yetenekleridir. Bunlar doğal oldukları için yetenek de sayılmazlar, sadece özelliktirler. Yani içgüdü ya da sezme denen hisler hepimizde embed olarak vardır. Bu konudaki bilimsel kanıt Roger Nelson’ın “Küresel Bilinç” projesi ile kesin denebilecek şekilde ortaya çıkmıştır. Proje, Rastgele Sayı Üreticileri ile yapılır. Bu aletler, düşüncelerini kendilerine odaklayan sıradan insanların varlığı ile sapmaktadır. Sapma düzeyi dünya üzerinde gerçekleşen önemli olaylar ile artmaktadır. En önemli sapma 11 Eylül’de gerçekleşir. Asıl ilginç olan sapmanın uçakların çarpmasından ÖNCE başlamasıdır.” algilarimizi üst düzeye çıkartmak yanıtından alıntıdır.

"Kolektif bilinç altı, insanların beyin EM alanları ile var ettikleri ortak bir alan. Bu alanın birçok maddesel sonuç yaratabildiği “Rastgele Sayı Üreticileri” ile yapılan deneylerle yıllar içinde kanıtlandı. Geniş coğrafi alanlarda ortak düşüncelerin üretildiği süreçlerde sayaçlar olağandan sapıyordu ve en büyük sapma 11 Eylül 2001'deki İkiz Kulelerin vurulması olayında yaşandı. İşin daha ilginç yanı, sapmanın felaketten ÖNCE meydana gelmesiydi! Bilim adamı Roger Nelson bu verileri 'Küresel Bilinç Projesi' adı altında bilim dünyasına sundu." Bilinçaltı yok mu? yanıtından alıntıdır.

Aklındaki bir sorunun yanıtı adına bana ulaştığın için ben de sana teşekkür ederim.


ANA SAYFA    |    Sorular    |    Astroloji    |    Kuantum    |    Ezoterizm    |    Filmlerimiz    |    İletişim

Dizayn: JANUS722.com    |    © 2015 -