Rabıta Kurmak (Kuantum Dolanıklığı)

YANIT

Hep söylüyorum. Bizler kendimize biraz da mecburen grup-mrup desek de, sadece Cennet'in yolunu arayan birkaç araştırmacı arkadaşız. İçimize kapalıyız. Etrafta ne olup bitiyor haberimiz yok. Hele ki okült başlıklı hiç, ama hiçbir şey ile ilgili değiliz. Bu yüzden rabıta nedir bilmiyordum. Çok kısaca Google search yaptım, dinsel bir terimmiş. Anladığım kadarı ile Nakşibendilerde daha yaygınmış ve bir müridin şeyhi ile kontağa geçmesiymiş. Kavrama çok üstünkörü göz attım; içeriğe hakim değilim. Ama kelime manası "bağlamak" olduğu için bence temelinde quantum entanglement (QE, Kuantum Dolanıklığı) var. Bu konuda konuşayım.

Yanıta geçmeden belirtmem gerek: Bence hayvanlarla da yapılabilir. Witchlerin familiar olayı gerisinde bu durum vardır. Satanizm dönemimde benim de Mephistopheles adlı bir kedim vardı. Bir ritüelde kanlarımızı birleştirmiştik. 22 sene yaşadı. Ölümü sonrası -bence- yeniden bedenlendi.

Editörün notu: Janus'un bu konudaki yanıtı Kedinizin yeniden bedenlenmesi hakkinda başlığında yer almaktadır.

QE, bir kuantum mekaniği terimi; parçacıklarının spinlerinin paralel hale gelmesi olayı.

Spin ne? Valla parçacık fiziğine yakın olmayan kişilere anlatılması biraz zor bir şey. Spin, temel parçacıkların (evrenin daha fazla bölünemeyen piksellerinin) angular momentum'udur desem… belki de hiç anlatamamış olacağım. En iyisi bizim Manyetik Maji eğitiminden alıntı yapayım. Bu eğitim celp etme (manyetize etme, çekme) hakkındadır ve celp etmenin tek manası "spinleri hizlamak"tır.

**********************
16 - 2.1.2 - Spin ve Manyetik Moment
722 Sitemi Manyetik Maji Eğitimi, I. Dönem
Elektronlar sadece çekirdek çevresinde dönmezler (elektronların, gezegenlerin güneş etrafında dönüşü gibi dönmediklerini gördük, ama bu hareketlerine yine de “dönüş” diyelim); onların aynı zamanda fizik dilinde angular momentum adı verilen özellikleri vardır.
- Momentum (ya da moment) “hareket” anlamına gelir. Fizikte bir cismin hareket miktarıdır.
- Angular momentum, yani “açısal momentum” ise yine fizikte bir cismin (kütlesi, şekli ve hızı ile sahip olduğu dönüş miktarıdır. Basitleştirmemiz gerekirse buna kabaca “yapısına göre dönme” hareketi de diyebiliriz. Ancak açısal momentum bir vektör birimidir (“vektör” sözcüğünü kolay anlamak için “yön gösterici bir ok” olarak düşünebiliriz). Vektör, cismin bir eksen üzerindeki dönüş hareketini ifade eder. Biraz daha basitleştirmemiz gerekirse cismin (cisme “vektör modeli” açısından bakıyorsak, yani bir vektörü olduğunu düşünüyorsak) “dönüşünün yönü” şeklinde ifade edebiliriz. Spin ise elektronun angular momentumudur. Bu terimi de basite indirgemek istesek spin’e -yine kabaca- “elektronun kendi çevresinde dönüşü ile meydana gelen yönü” diyebiliriz.
**********************

Bilmem anlatabildim mi?

QE, işte bu spinlerin farklı parçacıklarda bir nedenden paralelleşmesidir. "Paralelleşmesi" sözcüğü ise olayın ilginçliğini katre açıklayan bir terim değil. Spini paralelleşen parçacıklar birbirilerine öyle bir bağlanıyorlar ki, aralarına ışık yılları bile olsa, birbirleri ile etkileşim içinde (bağlı) kalıyorlar.

QE, Einstein'ın en fazla karşı çıktığı kuantum özelliğidir. Ona spooky action at a distance demiş ve yanlış olduğunu kanıtlamak için uğraşıp durmuştur. Ama bilimciler onun yanıldığını ortaya çıkartmışlardır: QE gerçektir. Ancak hala da nasıl meydana geldiği meçhuldür.

Bu sözlerimle bile bence hala da olayın ilginçliğini sizlere yansıtabilmiş değilim. Olayı biraz daha açayım: Entangled (dolanık) parçacıklar birbirleri ile öylesine hızlı haberleşmektedirler ki, bu hız –duymaya hazır mısınız- geçilemez denen ışık hızını geçmektedir! Yani QE, "ışık hızı geçilmez" kanununun ilk violate edilmesidir.

Einstein, Özel Görelilik yasası ile (kanıtlandığı için teori değil, yasadır) "Işık hızı geçilemez" dediyse de geçiliyor işte. :)

Sululuğu bırakalım; fizikçiler bu durumun hala da bir "violate etme" olmadığını öne sürmektedirler; çünkü ışık hızı, makrokozmosta değil, mikrokozmosta geçilmektedir.

Fakat bu yine de büyük bir adamdır; çünkü şu gün mümkün olmasa da bilimciler artık Superluminal Communication adı verilen ışık hızını aşan bir iletişim yöntemi üzerinde çalışmaktadırlar.

Şimdi ezoterizme geçelim.

722 de biz diyoruz ki: (Bunları yayınlamadığım "Bölünen Evren" adlı kitabımda anlatıyorum) bölünmüş olmanın bir kanıtı da (başka benzer olaylar da var) QE'dır.

Konuyu açalım.

Makroda ZITLIKLAR birbirini çekerler. Örnek: Dişi ve erkek; elektron ve proton…

Elektron eksi yüklüdür; proton artı yüklüdür... Birbirlerini çekerler.

[Konuya meraklı arkadaşlar için bir parantez açayım: Aslında elektron ile proton lise eğitiminde öğretildiği gibi birbirlerini çekmezler; elektronların ve proton kuarklarının (kuark, protonu meydana getiren temel parçacıktır) spinleri eşleşir. Bu durumun nedeni bizim teorilere göre bölünme öncesine (tamlaşmaya, sakatlıktan kurtulmaya) dönme ihtiyacıdır.
]

Oysa majinin ana kanunlarından olan Sempatizasyon Kanunu "Benzer benzeri çeker" demektedir!

O zaman kafalar karışır: Zıtlıklar mı çekmektedir? Yoksa benzerler mi?

Bu çelişkiye Bölünen Evren teorisi ile yanıt vermek kolaydır: Birbirini çeken zıtlıklar bölünmüş tekliğin iki yarısıdır. Bu iki yarı hala da kendi yarım hallerinde benzerlerini çekeceklerdir.

Buna da kanıt vereyim: Atom orbitalinde (buna yörünge diyelim) yer alan elektronlar da (hepsi aynı yükü, yani eksi yükü taşıdıkları, benzer oldukları halde) birbirlerini çekebilmekte, eşleşebilmektedirler! Elektronların eşleşmesine "benzer benzeri çeker"; elektron/proton eşleşmesine "zıtlıklar birbirini çeker" diyebiliriz. Ancak bir parantez açayım: Elektronların birbirleri ile eşleşmeleri için de spinlerinin zıt olması gerekmektedir. :)

Ve asıl önemli nokta: QE ile ortaya çıktığı üzere, ışık hızının geçilmemesi SADECE makroya ait bir özelliktir. Yani tutsaklık bir genel kural değil, sadece makro denen evrene (madde evrenine, bölünen evrene) özgüdür. Gerçeklik (buna ezoterizm ortamında olduğumuz için "tanrısallık" diyelim) mikrodadır. Zaten maji orada yapılır. Meditasyon oraya seyahattir (ve bana göre "astral seyahat"ten çok daha reeldir).

QE ile –bize göre- zıtlıklar birleşmektedir. Bunun kanıtı da her spinin DEĞİL, SADECE zıt spinlerin dolanmasıdır. Ve dolanıklık olduğunda (orijinal hale dönüldüğünde, yeniden tamlaşıldığında) ışık hızı geçilmektedir.

Manyetik Maji eğitimini alanlar daha iyi anlayacaklar: Elektron spinleri manyetik moment (buna manyetik alan diyelim) meydana getirmektedirler. İşte bu manyetik momentli parçacıklar (bütünün bölünmüş iki yarısı) birleşmektedir (QE ile dolanmaktadır). Bu "birleştirici " yapı ise –yine teorimize özgü- manyetizmanın kutsallığının kanıtıdır.

Şimdi biraz romantik ve pop kültür işi takılalım: İşte bu yüzden 722de "eşleşme kutsaldır" demekteyiz. Eşleşince, eşleşme sürdüğü ölçüde, tutsaklık makro ortamı kuralları muvacehesinde bile –bize göre- sona ermektedir.

Biliyorum; bana bazı uyanık öğrenicilerim ya da site ziyaretçisi dostlar "Hani ışık hızı (tutsaklık) sadece mikroda geçiliyordu? Aşk (eşleşme) makroda yaşanır!" diyecekler. :D

Hemen yanıt vereyim: Ama siz elektronlardan yapılısınız ve elektronlar mikroya ait gerçeklerdir. :)

[Aynı nedenlerle -bazı bilimadamlarının kabul ettiği gibi- insanlar mikro varlıkları gibi davranma yeteneğine sahiptirler! Nasıl ki her parçacık dalga fonksiyonuna geçebiliyorsa; elektronlardan (parçacıklardan) yapılı insan da geçebilir. Majide alana (esmaya) konsantre olduğunuz anda dalga fonksiyonundasınızdır; artık gerçeklik dağılmıştır (ta ki köpeğiniz patisini elinize koyup "sıkıldım" diyene dek. :D )
]

Yani bizi makroya tıkan hazretler (ya da hatalı tarafı seçip kendi kendisini çöktüren -kuantum çöküşünden söz ediyorum- biz dangalak hazretler), ne yaparlarsa yapsınlar tanrıya, yaratıcıya (ya da inançsız arkadaşlar için konuşayım "Gerçek/özgün yapıya") bağlıyız; hatta oraya aitiz.

Şimdi QE ile ilgili ilginçliklerde bir adım daha öne gidelim: Bilimcilere göre QE, sadece spinlerde görülmemektedir. QE ile dalga fonksiyonları bile dolanık hale gelebilmektedir!

Demek ki dinsel ortamda mürit ile şeyhinin; pop kültüre göre birbirlerine aşık kimselerin spinleri paralel hale gelip QE vuku bulunca aralarında sadece bir bağlantı (rabıta?) olmakla kalmayacak, onların dalga fonksiyonları da dolanacaktır. Bu durum ise "kader ortaklığı" olarak yorumlanabilir bence. :)

"Tam olarak nasil yapilmali? Insan, hayvan, varlik hepsi ile kurulabilirmi?"
Sonunda sorunuza gelebildim. QE (veya rabıta) varlıklarla yapılabilir; zaten varlık edinmenin temeli buna dayalıdır. Varlık, bir öncel alandır. Ona senkronize olur, burası önemli, onu geliştirişiniz. Yazdım önceden; o önceleri sizin bebeğinizdir. Güzel yetiştirirseniz, büyüdükçe yol göstericinize dönüşecektir.

Canlılarla kurulabilir mi? Tabi ki… Manyetik Maji eğitiminde bunun majikal yolunu öğretiyoruz. Evrende QE kendi kendine olmaktadır. Yani oturup çabalamak yetersizdir. İradi olarak (arzuya paralel biçimde) ancak majikal metotlar kullanılarak (bilgi ile) bağlantı kurulabilir. Celb-i muhabbet çalışmalarının temeli buna dayalıdır.

Biraz da bu konuya teorik değinelim.

Majikal literatürde "majikal tanrı" denilen şeyler, 722ye göre EM spektrumda gama ve radyo dalgaları ötesindeki dalga boyları olan PE ve NE'dirler. Bunlar güçlü statik alanlardır.

Majisyen onlarla spinleri paralelleştirir, senkronize olur (Bülent Kısa'nın tabiri ile "o enerji olur") ve kontağa girdiği (bize göre "rezonansa girdiği", majikal jargona göre "çektiği") enerjiyi imajinasyonla, süperpozisyondaki arzusuna uygun olasılığı çöktürmek için kullanır.

Bu mekanizma okültte pek sevilen gizemlerden değil, basit bir fizik kuralı olan manyetik rezonanstır.

Peki manyetik rezonans nedir?

Manyetik rezonans spinlerin paralleşmesidir. Emar (MR) böyle çekilir. :)

Yani majisyen –buraya dikkat edin- statik bir manyetik alan olan majikal tanrı ile –eğitilmiş beyni varsa, ezoterik teoriye göre- spinlerini hizalar.

Şimdi "ben grup üyelerimin enerjilerinden yararlanıyorum" diyen kötü kalpli bir grup lideri hakkında konuşalım. Hazret bunu yapabilir mi? İradi olarak birden fazla alanın spinlerini kendininkine paralel hale getirebilir mi?

Güldürmeyin beni…

Bunun için gereken enerji kimsede yoktur. Böyle bir enerjisi olan MR cihazındaki mıknatıs demektir. :)

Şimdi de biraz şakalaşalım: O grup liderinin sözlerinin gerçek olup olmadığını sınamak mümkündür: Hazreti MR cihazına sokun; mıknatısı patlatırsa… tabanları yağlayıp yanından kaçın.

Son olarak önce "Şu ana dek dolanıklığın meydana geldiği bilinse de; nasıl meydana geldiği tam olarak çözülememiştir" diyelim ve ardından biraz daha romantik takılalım: İşte bu yüzden kimin kime aşık olacağı önceden kestirilemez. Gönül ota da konar; hımmm… topa da!

Babam boşnaktı. Ondan duyduğum bir söz vardır, yıllar geçti, hatalı söylüyor olabilirim, yeri geldi zikredeyim: "Kimsi nakisi" derdi ve sözün anlamı şuydu: "Bana eşinin kim olduğunu söyle; sana kim olduğunu söyleyeceğim." :DD

Bu demektir ki, gönlün konduğu ot da, top da –yani her kim olursa olsun- doğru kişidir; çünkü zıt spinler hizalanmıştır bir kere. İşte aynı fizik gerçekler nedeni ile akıl ne kadar ukalalık etse... gerçekleri bozamaz... sevenleri birbirinden ayıramaz.  ;-)

Yahu fark ettiniz mi? Kuantum mekaniği aşkın bile gerçeklerini (hatta gerekçelerini) ortaya koyar güçte! :)