Erken boşalma ve kadın orgazmı

YANIT

Editörün notu: Yanıt 18+ içeriktedir; herkese uygun değildir.

HA-haaaa. "Çapkınlar çapkını!" :D Süper! :DD Evet… Çapkınım. İster deli desinler, ister manyak, ister kaçık, ister ahlaksız… bir adım geri atmam: Bu moruk yaşımda bile hayatımda kadınlar ve seksten başka zerre şey yok... olmayacak da. Diğerleri –bir dostun değimi ile- "Mecburi teferruat". Ve bana pis laflar yakıştıran kimseler varsa, bilmelidirler ki bu yaşımda –tanrıma şükür- hala "tek ayağımın üzerinde sekiyorsam" söz ettiğim bakış açıma ve de anaerkiye borçluyum. (Ancak "kadın ve seks" sözleri ile özetlediğim bu bakış, kadını altıma alıp, ha-babam pompalamakla ilgisizdir. Kimi zaman hayatımda hanım arkadaşım olmadığı süreçler de vardır, ama hala da seks ve kadınlar VARDIR. "Bakış açısı" böyle bir şeydir. Yaşamım boyunca hem karısı, hem metresi olan nice erkekte bu bakış açısının zerresinin olmadığına kaç kez tanık da olmuşumdur.

Bana zeytinyağlı imbik ile dayanan ;-) , pardon "dayatılan" laflara aldırmamayı anaerki ile öğrendim. Önceden aklınıza gelen/gelmeyen pek çok dert yaşamış, gençlikte psikolog-psikolog dolaştırılmış, ama zerre yarar görmemiş bir adamım. Eğer anaerki olmasa, çoktan pis bir hastalıkla uğraşıyor olacaktım. Hayır! Öz beyin enerjisinin var ettiklerini maji ile yenemezsiniz. Bu yüzden majisyenin önceliği çalışmasını öncelikle KENDİ beynine yapmaktır. Eski hayatımda maji bilsem de, bu değerli bilgi (kendine maji yapmak) bana öğretilmediği için güzel bir hayata geçememişimdir. Yarın ne olur bilemem, yaş kemale erdi, bir yerim fiyasko verecek. Ama son 20+ senemin giderek festivale dönüşmesi (ve tanrım ayırmasın, sürekli daha da dönüşüyor olması) az başarı mıdır?

Yanıta geçmeden bir açıklama daha yapacağım: Yanıtımda sizlerin işine yarayacak bilgiler vermek adına kendimle ilgili –bazı kişilerin hiç de hoşuna gitmeyecek- şeyler anlatmak zorundayım. Baştan anlaşalım; konservatif bir kimliğiniz varsa okumayın. Okursanız beni küçümsemeyin. Zararım varsa kendimedir.

Uzun yıllar boyunca hayatımı seks ile kazandım. (2008den sonra sadece BDSM alanında pro-dom olarak çalıştım ve salgında nokta koydum.)

Editörün notu: Bu konuda detaylı bilgi edinmek için Janus'un 1898 Yılından Beri (Sıradışı Bir Hikaye) adlı kitabını okuyabilirsiniz.

Hemen "Oh-oh şanslı piç" demeyin; bu iş sanıldığı gibi güzel kadınlar tarafından çağrılıp, güzel saatler yaşamak ve ardından para almak değildir. Müşterilerin çoğunluğu tabidir ki eşcinsel erkeklerdir.

(İhtiyar bir kişi olduğum için tabidir ki eşcinsel arkadaşlar şans denemeye kalkmazlar, ama yine de işi sakata getirmemek için baştan söylemem gerek: Erkek cinsi bana kesinlikle uyarıcı gelmez. Kendi zevk ilişkilerimde erkekler yer alamaz. Önceki işimi, yasaksız bir karakterim ve seksi "sevdiğim bir oyun" olarak görmem yüzünden yapabilmişimdir. Yemek yemeyi seven ve/veya iştahlı kişiler için sokaktaki tükürük köftesi de hoş bir menüdür.)

Müşteri portföyünün ikinci kimlik modeli özürlü ya da çok yaşlı hanımlardı. Uzun süreli engelli hanım müşterilerim oldu (hatta birine bağlandım ve ilişki yaşadık :) ) Bütünü ile yatalak; ayaklarının yan tarafına basabilen; ciddi bir nefes rahatsızlığı olduğu için sık sık hastaneye yatırılan, kollarının tricepslerinin üzerindeki doku yirmi santime yakın hem sarkık, hem kırışık olan hanım müşterilerimden söz edebilirim. İzninizle eklemek isterim: Başarım -eğer varsa- sırrı, hepsini yürekten sevmekti. Buna yemin edebilirim.

Bu lafları iki nedenle söyledim:
1- Bu ortamda gerçek sorunlu kişileri yakından (arkadaşlık ortamı gibi lafa dayalı değil, reelde) tanıdım. Sözlerimin ağırlığı vardır.
2 - Hayatımı açıklamanın ikinci nedeni benden seans alan hanımların yapılarına dikkat çekmektir.

1. şıktan yola çıkarak konuşayım: Sorunlu denilebilecek kişiler erken boşalanlar değil, geç boşalanlardır. Böyle iki müşterim oldu. Onların yüzleştikleri sıkıntıyı bir yıla yakın sürede yakından gördüm. Sonunda onları kabul etmeme kararı aldım; çünkü onları mutlu etmek için elimden bir şey gelmiyordu. Erken boşalma, evet, zil takıp oynanacak bir durum değil. Ama değil mi boşalıyorsunuz… bence sadece buna odaklanın.

2. şıktan yola çıkarak konuşayım: Bana göre müşterim olan hanımlar birer "yaşam cengaver"ydiler. Mutlu olmak ve rahatlamak adına "bazı" erkek yasaklarına nanik yapmışlar, sınırları aşmışlar, onlara kapatılan alanlara gözü pekçe girmiş, buralarda cirit atmayı seçmişlerdir. Size önerim bir erkek olarak bu hanımları örnek almanız, sorun dediğiniz duruma değil, zevk almaya, her nasıl olursa olsun zevk almaya, odaklanmanızdır. Herkesin (bendeniz dahil, İSTİSNASIZ herkesin) hayatında bir sorun vardır. Her bir insanın kendi öz sorunu (kendi canını sıkan şey) olması son derece NORMALDİR. Eğer yoksa, o kişi uzaylı demektir. Makronun Dünya adlı planetinde işler böyle yürür. Siz de lütfen o cengaver hanımlar gibi detaylara bakmayın, soruna değil, eğlenceye odaklanın, işi -daima var olan, geç boşalanlar için de var olan (örnek: coitus, yani git-gel ile orgazm olan hatunu defalarca getirebilirler)- iyi yanından görün. Ve fark edin; beğenmediğiniz halinizden çok daha canınızı sıkacak bir sürü seçenek vardır.

Biraz daha ileri gideyim: İsteyen gülüp geçebilir, inanmaya bilir, içinden bana ahmak diyebilir, ama ben de bildiğimi derim: Hanımların pek-pek çoğu, biz erkeklerin baş tacı ettiğimiz penisimizle o kadar da ilgilenmezler. Penis önemsizdir asla demiyorum. Ama penis, kadın seksinde işin finalidir. Bana "Ben saatlerce git-gel yapacak kadar muhteşem erkeğim" mavalı okuyan arkadaşlarıma "arada hanımı dürt de uyuduğunu anla, gözleri kapalı olduğu için göremiyorsun ama içi çoktan geçti" derim. :DD

Erkek kardeşlerim; lütfen içsel küfür torbanızın en galiz küfürlerini döşenmeyin, şunu da diyeceğim: Ben Türk erkekleri kadar seksten anlamayan bir erkek cinsi ömr-ü hayatımda görmedim.

Şimdi de o torbayı ellerine almamalarını hanımlardan rica edeyim: Ancak bizler -yine bana göre- çok seksi, "erkek gibi erkek" adamlarız. Hem de anaerkiye göre!

Açıklayayım: Anaerkide erkekte kıl kutsaldır. (Müslümanlıkta da öyledir. Hz. Muhammet "kıl, erkeğin mücevheridir" demiştir. İnançsız arkadaşlar için bu düşünceyi kanıtlayayım: Erkeklik hormonu ne verirse erkeksidir… Androjen hormonlar kıl verir. :DDD). Esmerler daha seksi bulunur (pamuk aryanlar pek sevilmez). Türk erkeği iddia edildiği gibi sadece abanmayı da bilmez, iyi (klasik kadınca) davranılırsa davrananı hemen benimser. Bu yüzden "kadınım" kalıbı bu günün dünyasında bile bu ülkede tam ölmemiştir. Anaerkide "erkekçe sahiplenmek" de onurlandırılır.

Türk erkeği acayip seksidir… ama hala da seks yapmayı pek bilmez. :DDD (Ya da bilmeyenler azımsanmayacak kadar fazladır.) Eğer penisinizin büyüklüğü, ya da ereksiyon süreniz sizin için müthiş bir başarı ise… tek bir laf; az ve öz: Bu düşünceleri delete edin.

Bir erkek, özellikle eskort, ya da sekste "aranan erkek" olmak isteyen bir erkek, ellerini, dilini, hatta ayaklarını (meraklısına) kullanmayı, penis kullanmaktan iyi bilmelidir. Yani siz aslında hiçbir şey kaybetmediniz. Bu günden başlayarak eğer "anaerkil sevişme"yi (penise son perdede, deus ex machina olarak rol vermeyi, süreçte bambaşka işler yapmayı) öğrenebilirseniz (belki de biliyorsunuzdur) kadınları çok daha uzun sürede boşalan erkeğe göre kendinize ram etme şansınız olacak. Yani canınızı sıkan bu derdi bir kazanç kapısı (işe yarar bir şeyler öğrenme imkanı) olarak görün. ;-)

Cümlelerinize gelelim.

"Neden kadinlar erkeklerden daha uzun süre sonra orgazm oluyorlar?"
Bu yapı doğanın kadınlara verdiği bir ödüldür. Böylece kadınına önem veren her erkek onu getirene kadar sevip okşamak zorunda kalır ne de olsa. Bu da düzüşme değil, doğanın asıl emri olan "sevişme"dir. Kadın bedeni, erkeğin uzun süre sekste kalmasını -sevişmesini- öğrenmesini sağlamak için öyledir. Nice erkek sevdiği kadını mutlu etmek adına sevişmeyi -hasb-el kader- öğrenir. :DD Seks, uzun süreli bir danstır. Erkeklere kalsa, çarpışan arabaların çarpışmasına benzeyecek; seks sürecinde yayılması gereken radyasyonlar yayılamadığı için dünya iki günde yukardakinin eline geçecektir.

"bu biraz biz erkekleri zor duruma sokuyor"
Sokar… ama eğer bir çarpışan araba sever çocuksanız… :DD

Canım kardeşim, kadınla "uğraşmak" zor durum mu? Mehmet Ali Alabora'nın babası tiyatro sanatçısı Mustafa Alabora arkadaşımdı. Derdi ki, kadın bedeni bir enstrümandır. Çalmayı bilmezsen ya öter, ya gıcırdar; çalmayı bilirsen senfoni bile besteletir. Kadınlarla -hanımlar kusura bakmayın- "oynamanın" zevkini alan bırakamaz. Bir erkek kollarında kıvrandırdığı kadına bakınca, işin son faslında duyacağına yakın zevk almıyorsa… almıyorsa da almıyordur. Ama bence alsa daha iyi olur. :)

Bir parantez daha açayım. Gerçek BDSMde biz Masterlar soyumayız. (Kadınlar böyle isterler.) Köle (köle-möle yok, bu bir oyun) tamamen çıplaktır ve bir saat boyunca o hanıma -temelde erojen bölgelere- çeşitli uygulamalar yapılır. Çok kişi buna sapıklık der, tamam, ben demem, kimse kimseye karışamaz, ama şunu diyeyim: O anlarda aldığım zevki hiçbir kadına çıplak olarak sarıldığıma almamışımdır. O anlarda kendimi kadına ihsanlar yağdıran bir yarı-tanrı gibi görürüm. :DDD Buna manyaklık diyecek olanlar, demeden bir denesinler, sonra konuşsunlar lütfen. (Adama bak, iş arıyor diyecek olanlara öncel şekilde duyurulur: Artık seans vermiyorum.)

" Sahi Janus acaba kadinlari hiçbir seye ihtiyaç duymadan dogal hali ile çoklu orgazm yaptirabilen erkek varmidir varsa bu nasil oluyor"
Uğraşırsanız olur. Oluyor.

Bakın; ben yemek yapma özürlü biriyim (bekarız, "cep delik, cüzden perişanzade"lerdeniz, kaçış yok). Ayrıldığım ilk eşim ilk zamanlar aç kalmama acımış ve "bir bakayım, neden bu kadar kötü yemek yapıyorsun" demiş, beni gözlemiş ve teşhisi koymuştu. Demişti ki, "Sen yemek yapmaya sinir olduğun için acele ediyorsun. Yemeğin başında pişmek gerek." Yani kadını birden fazla orgazma ASLA git-gel ile ulaştıramazsınız. Zavallıcık, hoyrat erkekler elinde buna alıştı ise -ki, bu da olabilir, beden zorlanarak hayatta kalmak için çok şeye alışabilir- o zaman başka… Ama normal bir hanımsa önce uzun süre ısıtılması (başında pişilmesi) şarttır.

Arkadaşlar sözüm yeminim altındadır: Vulva dudaklarına "clamp" takılı hanımların -bir süre uğraştıktan sonra- clamp çıkartılınca, hiçbir temas olmadan, kendi kendine orgazm olduğunu kaç kez gördüm. Bu olmasın, yani hanım zamansız gelmesin (parasını geri isitmesin :D ) diye önce klitoral uyarı kesilir; biraz beklenir, clamp'ler sonra çıkartılır. Ayrıca seri orgazmlar gördüm. Bunlar masal, ya da şehir efsanesi değiller. Ben asla, asla "her seferinde yaparım" demiyorum. Hiç memnun edemediğim bir sürü hanım da oldu. Ama dediklerimi gözlerime gördüğüm (reelde tanık olduğum) de oldu.

" ben partnerimin orgazmini benimkinden daha elzem bir sey olarak görüyorum"
Harikasın kardeş… Neden? Çünkü erkek denilen büyülü kimlik sende var demektir. Erkek de -kadınla aşık atacak kadar- harikadır… tabi ki gerçekse. (Aman yanlış anlaşılmasın: "Ben öyleyim" de asla demiyorum, Ama "İSTEKLİ ve çalışkan bir öğrenciyim" diyorum.) Bana inan; erkeklik -batılıların anlayamayacağı- bir "bin bir gece masalı"nda yaşamaktır.

Bu soru 17.12.2022 tarihinde sitemize ulaşmış Janus tarafından 23.12.2022 tarihinde yanıtlanmıştır. 1 Mayıs 2023 tarihinde yayına geçecek olan yeni site olan Altar-satil.com adlı sitede yer alan kursta, yukarıdaki konularda bilgiler vardır. Tüm kurs da bu amaçla kullanılabilecek içeriktedir.

Hanımları sinirden çıldırtacak olabilirim; ama susman: Gerçek erkek, iyilikte değil, ama doyumda bence kadına göre daha zengindir; çünkü erkeğin doyumunda doyum kadar -ne olduğunu kimsenin tam olarak bilmediği- "güç ve egemenlik" adlı bir farklı cevher vardır. Orgazm sonrası kadın, üzerine mehtap düşmüş sakin, ışıltılı bir gece denizidir. Erkek ise üzerinde geyiklerin, karacaların, kurtların, köpeklerin koştuğu, kargaların uçtuğu serin ama coşku dolu bir ormanda onlarla koşan orman ruhudur. :)

[Aklıma geldi; kurtlarla koşmayı kadınlar erkeklerden iyi bilir. Yani kısa sürede ormana yanımıza, bizden önde koşmaya gelirler. Tüh; yine ikinci kaldık. :DDD
]

" partnerime çoklu orgazm yasatmak istiyorum haplari kremleri spreyleri kullanmaya da soguk bakiyorum aslinda aklimda bir sey var o da bir penis kilifi almak"
Yine aynı şeyi diyeyim: Bunu yapmanın yolu ellerinin piyanist, dilinin en zorlu tekerlemeleri peş peşe söyleyecek bir antik retorik uzmanı olmasıdır. Daha önemlisi algıların fullllll aktif olmalıdır.

Bana kadınları çıldırtmanın yolu hep sorulur. Yanıtım tektir: Kadının ne istediğini sezin. Bu "gerçek istek" genelde kadınların en gizli sırrıdır. En radikal feminist bile kolay söyleyemez. :) Sözleri, (söylenenleri) duymayın. Kişiye özel gizi bulun, onu verin. :) Her kişini istediği bir diğerinden farklıdır. Hatta aynı kişinin isteği farklı zaman ve ortamlarda bile farklıdır.

" sevgili Janus bu durumum ve merak ettigim sey ve kendimce buldugum çözümüm hakkinda derin tecrübelerinden yararlanmak istiyorum ne dersin bunlar hakkinda ?"
Bildiklerimi paylaştım arkadaşım, bir daha yineleyeyim:

1- Ellerin ve dilin… Penis ikincildir. (Klitorisi fizyolojik yapı nedeni ile penis ile tahrik edemezsin. Bunun için ellerini (ya da bu iş için yaratılan seks oyuncaklarını) kullanman şarttır.

2- Acele etme… ağır ol.

Kylie Minogue'un Slow adlı parçasını izle. Zamana yay… ama gözün hanımda olsun.

[2003 yılına ait bu klibe baktım da… o yıllarda erkekler (dedem dahil) kadın eteği gibi şapşal paçalı şeyi mayo diye giymezlerdi. Anılarım canlandı.

Bu şorolo (tutamadım kendimi küfür ettim) modacılar daha neler giydirecekler bakalım.

Eşcinsel olmak ayıp değildir bizim diyarda; efemine bir erkek olmak, maskülen bir kadın olmak, karşı cinse geçmek seçim işidir. Adama/kadına iyi geliyorsa çok daha iyi bişidir. Beter olan, hırs küpü olduğu için kendi seçimi olmayanı yıkmaya çalışmaktır.

Bana "O admlar bunu yapmo ki?" mi diyen var? Demesin. Çok ünlü bir modacı "Giyimde erkek giysileri şovenizmini yıkıacağız" lafı etmişti.
]

3- Beynini aç, onun beynine gir… istediğini çöz ve direnme… ONU ver.

4- Sakın, sakın, sakın sana çok seksi gelen ve seni hıza getiren inlemelere, saç uçurmalara kanma… Bunlar VARSA, bil ki de yanlış yoldasın. Hanım kendini değil, SENİ mutlu etme modunda, ya da hala ezberci takılacak kadar reelden kopmamış. Kadınlar gerçekten heyecanlanınca sıradışı, alışılmadık, (belki kimi zaman komik) şekilde davranırlar, sesler çıkartırlar. Seni heyecana getirmek için poz atıyorsa, dağılmadı, "akılda kaldı" demektir. KADININI GÜLÜNÇ HALE SOK.

KADINLAR EN AZILI YALANCILARDIR… tabi ki sadece seks ortamında. :) Bunun nedeni ise erkeklerini incitmekten korkan güzel gönülleridir. Yalanlara (pozitif yalanlara) kanma. :)

5- Klitorisi uyarılmadan orgazm oldu ise hemen FBI'ı ara… Bir Sudden Encounter of the Third Kind olayı yaşamışsındır; yani o bir uzaylıdır. :DDD

6- Çok ağır başla (tabi ki hanım çok heyecanla başlamamışsa), ama sürekli ağırda kalma, can sıkar. Kıvama geldiği (gel DİĞİN değil, gel DİĞİ) ölçüde hızlan… Meyanı tutturabildinse gir, ve pars hamleleri gibi bitirmekten korkma. Acıda zevk vardır. (Ama ÇOK ÖNEMLİ, YİNELEYEYİM: Sadece meyana getirebildinse acıt. Oksitosinler bir çağıldamaya başlasınlar… acıyı zevk olarak algılayacaktır.) Haldır haldur işler, sadece frigo-firik-lezzi-feminotuslar yaratırlar. (Aman yanlış anlaşılmayayım, kaç kere dedim, bir kere daha diyeyim: Radikal feministleri destekliyoruz.)

Bu süreci yakalayabildinse, final için 10 saniye de yeter bence. Efendim? 10 saniyeden de mi kısasın? Olabilir. Dert etme. El-dil aktivasyonu sonrası elinin dört parmağı, hatta hanım fazla "doğurmuş-dokumuşsa" beş parmağını yanyana getirdiğin elin ile öncel girişler, git-geller yap (diğer el klitorste), gelmeye yakınlaşınca dal. ;-)

Sen can bir arkadaşsın… bence tam da doğru yoldasın. Biraz belki baştasın… Ama o yola girmek, ilk adımlarda bile yolun yarısını almak manasındadır değerli arkadaşım. :)