722 Sistemi Majikal Eğitim
Pozitif Enerji Eğitimi
Astroloji Eğitimi
DANIŞMANLIK
SİTEYE ÜYE OLUN
Güncellemeleri hemen haber alın,
üyelere özel sayfalara girin.
ÜYE GİRİŞİ

BU SAYFAYI PAYLAŞIN! >>

Majikal Eğitim Alın | Eğitimin Programını İnceleyin

JANUS'A SORUNUZU İLETİN!

REENKARNASYON, ÖLÜM ÖTESİ ve RÜYALAR

SORULAR ANA SAYFA | TÜM REENKARNASYON, ÖLÜM ÖTESİ ve RÜYALAR SORULARI

Maji | Pozitif/Negatif Enerji | Kuantum ve Bilim | Ezoterizm | Ruhsal Sorunlar | Reenkarnasyon/Ölüm Ötesi/Rüyalar | Astroloji | Fal/Tarot
Müslümanlık | Farklı İnançlar | Yaşam ve İlişkiler | Özel İlişkiler | Janus

SON EKLENEN SORU        |        TÜM SORULAR        |        JANUS'A SORUNUZU İLETİN!        |        ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR

Geçmiş yaşamdaki kimlik ve bu yaşamda nasıl davranılması gerektiği hakkında -astroloji bazında- bilgi almak için Ay Düğümleri adlı yazı dizisine başvurabilirsiniz.


Reenkarnasyonun varlığı ve nedenselliği hakkında -bilim bazında- bilgi almak için Reenkarnasyon ve Kuantum adlı yazı dizisine başvurabilir;
ya da yazıyı baştan okuyablirsiniz.


9 Ocak 2019
Ölüm ve Ötesi, Reenkarnasyon

Ölüm ve Ötesi, Reenkarnasyon ve bunun anaerkil ezoterizmdeki yeri

YANIT
Bu soru öylesine kapsamlı ki, ikna edici (mantıklı denilebilecek nedensellikler sunan) bir yanıt vermek için bir kitap yazmak gerekli. Yine de mantık sınırları dışına çıkmamaya özen göstererek (okült bir platformda gösterilebileceği kadar) ve de Müslümanlığa göndermeler yaparak birkaç kısa bilgi vereyim.

Yaşam ve diğer yaşamı (ölüm ötesini) birbirinden farklı şeyler olarak gösteren ataerkidir. Bu yaklaşımın nedeni -ele geçen “her fırsatta korku yaratmak” şeklinde özetlenebilecek anlayışı- bu alanda da etkin kılmaktır.

Ataerkide ölüm acı verici bir sonudur. Oysa gerçekte “yaşam” ve “sonraki yaşam” tek bir bütündür. Yani ortamın kendi bir yapı, bir bütün yapı, ya da bütün bir enerjidir. Bu yapıya dileyen tanrı ya da yaratıcı (Müslümanlıktaki adı Allah) diyebilir. Anaerkil yaratılış mitlerinde bu durum “Öncel evrenin hem kendi, hem yaratıcısı” şeklinde özetlenir. Gün gelir bu bütünlükten bir parça kopar, dalga fonksiyonu parçacık şeklinde çöker ve madde evreni oluşur, insan cennetten kovulur ve dünyaya iner.

Söz konusu yapıyı -dünyada kullandığımız bir kavrama benzeterek daha iyi anlatmak adına- “fizik bir ortamdır” şeklinde ifade etmek de mümkündür. Bu açıdan bakarsak enerjide kopmalar, birleşmeler, oraya-buraya çekilmeler, yok olmalar, yeniden var olmalar şeklinde süregelen bir yapı olduğu düşünülebilir. Basite indirgeyerek anlatmaya çalıştığım yapının dünyasal (daha da basite indirgenmiş) halinin Hadron çarpıştırıcısında var edildiği bile söylenebilir.

Bir atomu göz önüne getirin: Ona bir foton çarpar, bir elektron eksite olur, bir üst seviyeye atlar, bazen valens olur, başka bir atoma “kapılanır”, orada iyon olur, molekül olur, iyonize radyasyonda radikal yaratır, zarar verir, radikal çift olur, yarar verir… Bunda uhrevi bir yan var mıdır? Yoktur. Bunda bir felaket var mıdır? O da yoktur. Bu “başlayış ve bitiş” şeklinde özetlenebilecek bir yapıdır. Ölüm ve doğum da bu yapının dünyadaki canlılara özel görünümüdür.

Bu yapıya;
kimi beyinler “fizik bir yapı” derler, onlar ateisttir,
kimi beyinler “ölüp cennete/cehenneme gitmek” derler, onlar dindardır,
kimi beyinler “üretilen frekans (beyin elektriği) ile belli EM alanlarla senkronizasyon” derler, onlar okültisttir.

Oysa görüldüğü gibi herkes aynı filmin, farklı yorumlarını izlemektedir. Senaryo özde aynıdır.

İnsanlara;

  • ölümün doğal bir gidiş/geliş veya bitiş/başlayış sayılması gerektiği,
  • geride kalanlar için ayrılıktan öte zor yanı bulunmadığı,
  • iyiye götürücü, rafine edici büyük bir şans olduğu,1
  • bu evrende iyi bir şey elde etmek adına bir bedel ödemek gerektiği için ayrılığın da olgunlukla karşılanmaya çalışılmasının önemi
anlatılırsa, ölümün gerçeği görüleceği için dünya üzerindeki korku adlı NE alan ciddi ölçüde azalır… PE celp olmaya imkan bulur… işler kendiliğinden iyiye gitmeye, kapılar kendiliğinden açılmaya başlar.

Ölüm korkusu, işte bu sonuçlar var olmasın diye sürekli pompalanmakta, gerçekler anlatılmamakta, saklanmaktadır.

Ölümün olağan sayılmasına yönlendirme gayreti Müslümanlıkta ölünün ardından yüksek sesle ağlamanın “ruhu muazzep ettiği” şeklinde ifade edilir. Cenazede tatlı (lokma) dağıtılır. Diğer aleme göçenin iyiliklerinden (sevaplarından) söz edilir. Böylece ölüm korkusu ciddi ölçüde yok edilmeye çalışır. Örneğin birçok hadiste (Buhari’den alınan hadislerde de) “Ölümün kimi zaman yaşamdan hayırlı olabileceği, merhamet eseri gözlerin sulanabileceği, ama üzüntü duymanın anlamsızlığı ve ağlama sesinin müsibetliği” vurgulanmıştır. Mevlana’nın ölümü "Aşık ile kavuşma” şeklinde yorumladığı bilinir. Müslümanlıkta Hıristiyanlıktaki gibi “yas” (hayattan kopma ve acıya gömülme zorunluluğu) yoktur. Bu temel yapının günümüz İslam’ında fazla yer almadığı olmadığı cenazelerde tabutların üzerinde avaz avaz bağıranlar görülünce anlaşılabilir.

Anaerkil ezoterizmde aynı görüşlerin olması ilginçtir. Örneğin cenazedeki kişiler ölüm gerçeğini ne kadar olağan karşılarlarsa çevredeki EM alanın o kadar pozitif olduğuna, bu durumun bir cephe alan yaratacağına, diğer aleme yeni geçmiş (henüz bir bebek/cenin olan) ruhun bundan “nemalanacağına” inanılmaktadır. Bu ortamda da PE yaratmak ve celp etmek ana hedeftir. (Tatlı yemenin de anlık pozitif enerji celbi/daveti/kontağı olduğu unutulmamalıdır.)

Anaerkil ezoterizmde yeni ölmüş kişilerin güzel yerlere ulaştığı, ya da yeniden doğarak bu konumu elde etmek için bir şans sahibi olduğu düşüncesi yaygındır. Korku (ve acı), ister ölüm korkusu, ister farklı bir şekilde gelsin, NE’dir; NE ise şansları kirletecek, en azından azaltacaktır… ki, bunun gerisinde cenin ruhun iyi bir odağa yönlenme şansı da vardır. Diğer aleme göçen kişinin ardından uzun süreli acı çekmenin diğer alemdeki ruhun var olan şansını eksilttiği bile -bence- düşünülebilir.

Özetle, ölüm olağan bir döngüdür. Varlığı, bölünen parçayı yeniden bütüne katmak (ya da bölünmüşlükten kurtulup yeniden tanrıya kavuşmak) adına büyük bir şanstır. Saygı ile karşılanmalı, ne korkarak, ne de gidenler ardından aşırı acı çekilerek NE üretme aracı olarak kullanılmamalıdır.



DİP NOTLAR

[1] Bu konunun açılımı çok derindir ve anlatmanın yeri değildir.


ANA SAYFA    |    Sorular    |    Astroloji    |    Kuantum    |    Ezoterizm    |    Filmlerimiz    |    İletişim

Dizayn: JANUS722.com    |    © 2015 -