YANIT
Oldu hocam, her bi' şeyi burda annatalım, sermayeyi kediye yükliyelim.
Şaka ediyorum arkadaşım. Gördüğüm kadarı ile herkes gibi siz de metot aramaktasınız. Bir maji pratiği elde ettiğinizde arzularınızı elde edeceğinizi düşünüyor da olabilirsiniz. Ancak ne yazık ki evren kuruldu kurulalı böyle bir metot yoktur. Majinin ana argümanı "inanç" olduğu için "Dileğinin gerçekleşmesi için 4 kes horoz gibi ötmek, iki kere sağa zıplamak, sonra poponu kaşımak ve 'hopterelelli pofpofpof' demek gerek" benzeri ahmakça bir pratiğe bile inanırsanız, o metot -majikal söylem ile- "işleyebilir". Söz ettiğim pratikten sadece birkaç gömlek daha akıllıca olan (örneğin gökte katlar vardır, bunların arasında ördek, kaz, kız imajine ederek geçilir benzeri derin ve gizli bilgilerle bezeli
) kabalist pratiklerin arada sırada da olsa çalışma nedeni budur.
İkinci gereklilik -majinin olmazsa olmazı- beyin gama dalgalarıdır. Pencereden caddeye baktığınızda gördüğünüz herkes, elinde mikrofon ile domates satan domatesçi dahil herkes, gün içinde gamaya çıkıp durur… ama bir majisyenin ulaşması gereken hertz en en en en az 60hz. olmaldır.
[Dostlar, benim beyin biraz toparlandı, hemen kolları sıvadık, yeni "gama eğitimi" hazırlığına giriştik. Ama önceden birkaç kez -hayatta en nefret ettiğim ve korktuğum şey olan- "sözümü tutamama" şanssızlığını yaşadığım için (Ay Majisi ve yeni eğitimi tamamlayamadım) yine söz vermiş olmayayım.
]
Fakat merak buyurmayın, sizi eli boş döndürecek değilim. Ufak tefek bir şeyler anlatacağım.
Sizin değiminizle (ki, çok hoşuma gitti) "beyni gevşetmek" sözünden farklı şeyler anlıyor olabiliriz; ayrıca "kan akışını hızlandırmak" ve beyni gevşetmek görece polar konumlu eylemlerdir. Şöyle açıklayayım: Kan akış hızını en kolay şekilde kondisyon sporu yaparak (hızlı yürümek bile buna dahil) arttırırsınız. Spor yapmak beyni de rahatlatır; çünkü süreçte hem serotonin, hem dopamin salgılanır. Ancak spor yaparken aynı zamanda kural olarak tansiyonunuz yükselir. Yüksek tansiyon ise beyni çok da rahatlatıcı bir şey değildir.
Beyni gevşetmek sözünden benim gibi rahat bir beyin süreduruma geçmeyi kastediyorsanız, size bu konudaki ilk önerim uyumanız olacaktır. Uyku sırasında beyin delta dalgalarına geçer… ki bu dalgalar yedi derde devadır. Sadece diğer aleme (gerçek evrene) yolculuk yaptırmakla kalmaz, yaraları onarmaya varacak kadar sağlık da verir.
Uyanıkken yapmanız gereken bir eylem ise beyni tetaya indirmek, yani bir şey düşünmemektir. Sanılanın aksine bu iş hiç de kolay değildir. Beyin hep düşünmek ister.
Size önereceğim de basit bir tetaya inme antrenmanıdır.
Önce masaüstü bilgisayarınızın başına geçin, BU ya da benzer bir wallpaper indirin. Bir süre ona bakın. Ardından gözlerinizi kapatın ve olduğu kadar resmi beyninizde canlandırın. Az-buz da olsa başarabildiyseniz (aynısı olması hiç gerekmez) yere oturup bağdaş kurun. Yerde rahat edemiyorsanız, hiç ısrar etmeyin, yatağınıza yerleşin, yine bağdaş kurun, yastığınızı beliniz gerisine koyun, sırtınızı yatağın başlığına (ya da benim yatak gibi başlık yoksa duvara
) dayayın, resmi yeniden, olduğu kadar, beyninizde canlandırın. Sonra resmi yavaş yavaş dağıtın. Beyninizdeki her şeyi imajinatif olarak dağıtın. Giderek beyninizi dağıtın… bedeninizi dağıtın. Bilinciniz yerindeyken yok olun! Aklı boş tutmak kolay değildir, buna çabalamak da stres yaratır. Bunun yerine aklınızı dağılmaya verin. Sadece bunu düşünün. Bu süreçte iki-üç dakika kalmanın bile beyninizi rahatlattığını görecek olabilirsiniz.
Bu mini rahatlatma pratiğini imajinasyon antrenmanı olarak da kullanabilirsiniz. Unutmayın; imajinasyon majiye ilk adımdır.
Ancak maji güllük gülistanlık bir ortam değildir. Bir sürü tehlikesi vardır. Bunlardan bir de beyni aşırı zorlamakla gelen -tansiyon çıkması benzeri- sorunlardır.
Maji, yüksek gamaya (iradi olarak, beyni zorlayarak) çıkarak yapılır. Önceden de yazdım; T.. grubu lideri N.G. rit sırasında bu yüzden hayatını kaybetmiştir. (Onun çıktığı gama düzeyini varın siz düşünün.) Bu yüzden bizler alkollü iken ASLA çalışma yapmayız.
Ancak her güzel şeyin bir bedeli üstlenilmesi şart olan bir riski, hatta göze alınması gereken tehlikesi vardır. Bana sorarsanız maji risk almaya değer bir uğraştır. (Zaten İstanbul trafiğinde akşam saatlerinde araç kullanmaktan risksizdir. )
[Her zamanki gibi konuyu dağıtayım:
Kültürümüzde, batı kaynaklı çok yanlış bir inanç aldı başını gidiyor. Bu inanç meditasyonda gamaya çıkıldığı hakkında saçmalamadır. Gamaya çıkan Tibetli ünlü medtasyoncu rahipleri bilirsiniz. Dilerseniz sorablirsiniz.
Arkadaşlar, meditasyon anaerkil paganizmin en sevilen tanrılarından olan (bizlere göre Allah'ın öncel versiyonu olan) Siva'ya aittir. Şiva, yoga ve meditasyonu var eden tanrıdır; ki namaz hareketleri en temel ve en sağlıklı yoga hareketleridir. Meditasyon, gerçek meditasyon, Şiva meditasyonu, beyni tetaya ya da en azından alfaya indirme çabasıdır. Bi' ekliyim dedim.
]