ANTİ-MADDE
7 - Anti-Zaman!
Araştırma ve yazı: |
|
Fizikte birçok akıl almaz gerçek önce matematik hesaplamalarla keşfedilmiş, bazen teknik yetersizlikler nedeni ile kanıtlanamamış; yıllar içinde, kimi zaman keşiflerin sahibi bilim adamlarının ölümünden sonra, teorilerin doğru olduğu deneysel olarak ispat edilmiştir.
Bunlardan en çarpıcısı kara deliklerdir. Kara delikleri matematik yardımı ile Einstesin göstermiş, ancak kendi inanmamış, onun ölümünden sonra kara delikler gözlemlenmeye başlanmıştır. Bu konuya bir diğer örnek kütlenin zamanı yavaşlattığı teorisidir. Bu teori matematik ile kanıtlansa da, ispat edilememiş; ancak 1971 yılında, atomik saat taşıyan ve dünyanın çevresinde iki tur atan bir jet uçağı ile doğrulanmıştır. Uçaktaki saat ile yerdeki saat farklıdır. (Bu konuda bilgi edinmek adına IŞIK HAKKINDA BİLMEK İSTEMEYECEĞİNİZ GERÇEKLER - 2. Bölüm: IŞIK HIZININ YARATTIĞI SONUÇLAR NELERDİR? adlı yazımı okuyabilirsiniz.)
Matematik denklemler ile anti-maddenin zamanda geri giden madde olduğu da ortaya çıkmaktadır! Bu iddia ilk olarak Richard Feynman tarafından ortaya atılmıştır.
Konu, Feynman’ın en popüler ve bence bilim dünyasına en yardımcı keşfi olan Feynman diyagramları ile anlaşılabilecektir. Feynman diagramları, atomaltı parçacıkların birbirileri ile karmaşık etkileşimlerinin basit grafiklerle gösterilmesidir.
Aşağıdaki diagramda görülebileceği gibi solda zaman, atta uzay vardır. e(-), yani bildik negatif yüklü elektron ile, e(+) pozitif yüklü elektron (bir anti-madde parçacığı olan pozitron) çarpışırlar ve dalgalı şekilde gösterilen iki fotona dönüşürler. (Feynman diyagramlarında antiparçacıklar aşağı tarafı işaret eden oklarla gösterilirler.)
Fotonlar çeşit çeşittir, ışık da fotondur. Madde/anti-madde çarpışması ile ortaya çıkan foton, gama ışınıdır.
Bu noktada iki saptama yapalım:
1- Özel Rölativite yasasına göre zaman bir film şerididir ve üzerinde geçmiş de, gelecek de hazırdır. Geçmiş, geride kalmamıştır, değişebilir; gelecek ise çoktan yaşanmıştır.
(Bu konuda bilgi edinmek adına GEÇMİŞ VE GELECEK ŞU AN VARDIR adlı yazımı okuyabilirsiniz.)
Eğer zaman “hazırsa”, bu hazır doku üzerinde parçacıklar farklı yerlere (örneğin geçmiş veya geleceğe) “zıplayabilmelidirler”.
2- Matematik aracılığı ile, Feynman diagramlarında açıkça görülebilen bir hesaplama yapılır ve zamanda geri giden elektronun hangi özellikleri taşıyacağı hesaplanır. Bu hesaplamalar sonucunda ortaya çıkan parçacık pozitrondur. Yani zamanı geriye doğru akıtma olanağı bulunsa, elektron artık pozitron olmaktadır!
Yukarıdaki iki gerçek sonucunda şunlar söylenebilir:
QFT’ye (Quantum Field Theories, Kuntum Alan Teorileri) göre parçacıklar -enerji, momentum, yük benzeri- belli özellikler taşıyarak belli bir akımlar oluştururlar. Zaten parçacıkları meydana getiren bu akımlardır. Akımlar ise belli bir yöndedir. Matematik denklemler içinde yön tersine çevrildiğinde, akımın ve böylece özelliklerin de yönü tersine çevrilmiş olur. Yükü negatif olan parçacığın (elektronun) yönü çevrilince, yükü pozitif olur; ki, ona artık pozitron denmektedir.
Konuyu biraz daha açalım: Fizikte CPT simetrisi adlı bir yasa vardır. Bu yasa bir parçacığın
elektrik yükünü (C), zaman yönünü (T) ve her şeyi bir ayna (P) ile tersine çevirirseniz, fiziğin temel yasaları aynı şekilde devam eder. Eşdeyişle, zaman yönünü ayna ile tersine çevirdiğinizde yükü de tersine çevirirseniz hiçbir şey değişmeyecek, fizik kanunları aynen sürecek, sistem tıpkı eskisi gibi işlemeyi sürdürecektir.
Simetrik düzende yasalar da simetrik olduğu için zaman tıpkı ileriye doğru kolayca aktığı gibi, geriye doğru da hareket edebilecektir.
|